MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDAVACILAR : 1-..., 2-... (çocukları ...velayeten)Taraflar arasındaki trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R-Davacılar vekili, davalının trafik sigortacısı olduğu motorsikletin yaptığı kazada, araçta yolcu olan davacıların çocuğu ... başından ağır şekilde yaralanıp sakat kaldığını, davalının maddi zarardan sorumlu olduğunu belirterek işgücü kaybına uğrayan davacı ... için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 8.000,00 TL. maddi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 20.05.2014 tarihli ıslah dilekçesiyle taleplerini 192.657,00 TL'ye yükselterek bu bedelin tahsilini talep etmiştir.Davalı ... şirketi vekili, davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle ve benimsenen bilirkişi raporuna göre: davanın kabulü ile 192.657,00 TL. tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyada içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, özellikle maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, ayrıca hatır taşıması savunmasının davalı tarafça yargılama aşamasında ileri sürülmemiş olmasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir....2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun "Tazminat miktarının belirlenmesi" başlıklı 51. maddesinde (eski BK md. 43); hakimin, tazminatın kapsamı ve ödenme biçimini, durumun gereğine ve kusurun ağırlığına göre belirleyeceği belirtilmiş, "Tazminatın indirilmesi" başlıklı 52. maddesinde (eski BK md. 44) de; zarar gören taraf zararı doğuran fiile razı olduğu veya kendisinin eylemi zararın doğmasına ya da zararın artmasına etkili olduğu ve zararı yapan kişinin durumunu ağırlaştırdığı takdirde hakimin, tazminat tutarını indirebileceği veya tamamen kaldırabileceği açıklanmış; eğer zarar, zarar verenin hafif kusurundan doğmuş ve zarar veren, tazminatı ödemesi halinde yoksulluğa düşecekse ve hakkaniyet de gerektiriyorsa hakimin tazminatı indirebileceği belirtilmiştir. Somut olayda; davacıların oğlu ..., davalının sigortaladığı motorsiklette yolcu olduğu, meydana gelen kazada başından aldığı darbe nedeniyle maluliyete uğradığı, araca binerken kendi can güvenliği açısından takması gereken koruyucu kaskı takmadığı, bu suretle zararın artmasında müterafik kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Mahkeme tarafından da bu hususlar göz önünde bulundurularak, ... müterafik kusuru nedeniyle tazminatta % 15 oranında indirim yapıldığı görülmekte ise de; uygulanan müterafik kusur indirimi, somut olayın özelliğine uygun olmamıştır. Bu durumda mahkemece, somut olayın özelliği ile hakkaniyete uygun biçimde, Dairemiz'in uygulamalarıyla benimsenen % 20 oranında müterafik kusur indirimi ile tazminatın belirlenmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde hüküm verilmiş olması doğru görülmemiştir.SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 31/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.