Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9458 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 13106 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Koyulhisar Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 22/02/2013NUMARASI : 2009/97-2013/86Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:- K A R A R -Davacı vekili, davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın, müvekkil belediye çalışanı A. Y.'ın oğlu F.. Y..'a çarparak yaralanmasına neden olduğunu, müvekkili tarafından çocuk için tedavi gideri ve çalışan için yolluk ödemesi yapıldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 19.140.95 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesine talep etmişlerdir.Davalılar vekili, zamanaşımı ve husumet itirazında bulunarak davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacı ile davalılar arasında kanundan ya da sözleşmeden doğan herhangi bir halefiyet ilişkisi bulunmadığı, davacının tedavi giderlerini karşılamasının hukuken hibe niteliğini taşıdığı ve bu nedenle başkasına rücu etmenin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, tedavi bedeli olarak ödenen bedelin haksız fiil sorumlusundan tazmini istemine ilişkindir.Davacı Belediye, çalışanı olan A. Y.'ın oğlu F.. Y..'a davalıların sürücü ve işleteni olduğu araçla çarpıp yaralandığını, trafik kazası nedeniyle Furkan'ın hastane masraflarının karşılandığını ileri sürerek haksız fiil sorumlularından ödediği bedeli istemektedir. Mahkemece, belediyenin yaptığı ödemenin hibe olduğunu bunu haksız fiil sorumlularından isteyemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmişse de, bu sonuç dosya kapsamına uygun düşmektedir.HUMK 76.maddesi hükmüne göre maddi olayları ileri sürmek taraflara hukuki tasvifi yapmak hakime aittir.Davacı belediye dava dilekçesinde ve aşamalarda verdiği beyanlara göre Belediye kanununa göre sorumlu olduklarını düşünerek ödemeleri yaptıklarını ileri sürmektedir. Belediye yasasında çalışanlara karşı bir takım sorumlulukları olduğu bir gerçektir. Bu kapsamda sorumlu olduğunu düşünerek ödeme yapılması hayatın olağan akışına uygundur. Bu kapsamda somut olaya bakıldığında B.K.61 ve devamı maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşmeden doğan borç ilişkilerinin incelenmesi gerekmektedir. Davacı belediye, trafik kazasında yaralanan kendi çalışanın oğlu olan F.'ın hastane masraflarını ödemiştir. Esasen borçlu olmadığı bir ödemeyi ifa etmiştir. Bu ödeme ile haksız fiil sorumluları davalılar belediye aleyhine zenginleşmişlerdir. Ödemeyi hibe kabul etmek sebepsiz zenginleşme hükümlerine aykırılıkla teşkil eder. Davacı ödeme belgeleri incelendiğinde faturaların davacı belediye adına düzenlendiği görülmektedir. Fatura tarihleri ise 2007'dir. O halde, somut olayda B.K. 61 ve devamı maddeleri uyarınca sebepsiz zenginleşme hükümlerinin uygulanacağı düşünülmeli ödeme tarihleri gözönüne alınarak geri isteme hakkı olduğuna ıttıla tarihi üzerinde durulup bunun için gerektiğinde davacı belediyenin yaptığı ödemeyi trafik sigortasından talep etme tarihi, oradan aldığı cevap veya ödeme varsa onların tarihleride araştırılarak zamanaşımı itirazıda bulunduğundan zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği değerlendirilip, zamanaşımı gerçekleşmemişse toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar vermek gerekirken yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi isabetli değildir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 03/07/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.