...tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hüküm davalılar ..., ... ve ....ekillerince temyiz edilmiş, davalılar ... ve ... vekillerince de duruşma talep edilmiş olmakla duruşma için tayin edilen 24.02.2015 Salı günü davacı vekili Av. ...l ve davalı ... vekili Av. ..., davalı ... vekili Av. ... geldiler. Diğer davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R-Davacı vekili, davalı borçlu ...'ın alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı taşınmaz hissesini 9.9.2011 tarihinde davalı ........ . anılan şirketin 17.10.2011 tarihinde davalı ...'ya, onun da 26.10.2011 tarihinde davalı ...'e sattığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufların iptalini talep etmiştir.Davalı borçlu ... savunma yapmamıştır.Davalı ... Vekili, aynı taşınmaza ilişkin başka alacaklılar tarafından üç dava daha açıldığını, eldeki davanın ilk açılan .... ile birleştirilmesi gerektiğini, dava konusu taşınmaz hissesini üzerindeki bina inşaat halinde iken 700.000 TL bedelle ve iyiniyetle aldıklarını, nakit sıkıntısı nedeniyle davalı ...'a 715.000 TL bedelle sattıklarını satış bedeli ile banka borçlarını ödediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur....Davalı ... vekili, aynı taşınmaza ilişkin başka alacaklılar tarafından üç dava daha açıldığını, eldeki davanın ilk açılan dava ile birleştirilmesi gerektiğini, aciz belgesi sunulmadığını, dava konusu taşınmaz hissesini üzerindeki bina inşaat halinde iken 715.000 TL bedelle ve iyiniyetle aldıklarını, davalı ...'e 725.000 TL bedelle sattıklarını, borçlu ile bağlantıları olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Davalı ... vekili, aciz belgesi sunulmadığını, iyiniyetli 5.kişi olduklarını, borçlu ile organik ve hukuki bağları olmadığını, taşınmazı inşaat halinde iken emlakçı aracılığıyla aldıklarını, iç tefrişi için 50.000 TL harcama yaptıklarını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre, davalı borçlu ile .....n madencilik konusunda faaliyette bulundukları, dava konusu taşınmazın tapudaki satış bedelleri ile bilirkişi tarafından belirlenen rayiç değeri arasında misli fark bulunduğundan dava konusu taşınmaz satışlarının iyiniyete bakılmaksızın İİK'nun 278/2-2 maddesi gereğince iptale tabi olduğu, ayrıca takip tarihi ile ilk satış arasında iki ay gibi bir süre olduğu, ikinci ve üçüncü satışların kısa aralıkla yapıldığı, henüz tamamlanmadığı öne sürülen taşınmazın kullanmak veya yatırım için alınmasından sonra bir ay dolmadan aynı fiyata tekrar satılmasının hayatın olağan akışına uygun bir durum olmadığından davalı vekillerinin savunmalarının dayanağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar ...., ... ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.Dava İİK’nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere,delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, iptali istenen tasarrufların 12.12.2008 tarihli kredi sözleşmesinden doğan borçtan sonra yapılmış olmasına, davalı borçlu ... adına kayıtlı dört taşınmazdan birinin alacağa mahsuben dava dışı alacaklı tarafından satılmış olup davacıya pay kalmamasına, kalan üç taşınmaz açısından da davacı haczinden önce çok sayıda ve yüksek meblağda hacizler bulunması nedeniyle davalı borçlunun adresinde yapılan 2.11.2011 tarihli haciz tutanağının geçici ...aciz belgesi niteliğinde bulunmasına, dava dışı bankalar tarafından aynı konuda açılan davalarla eldeki davanın davacısının ve alacaklarının farklı olması nedeniyle davaların birleştirilmemesinde bir isabetsizlik bulunmamasına, dosyada mevcut bilirkişi raporu ile arsa sahiplerinden .... tarafından yaptırılan 15.11.2011 tarihli ekspertiz raporunun birbirini teyit etmesi nedeniyle dosyadaki mevcut bilirkişi raporunun hükme esas alınmasında bir bir isabetsizlik bulunmamasına bu durumda borçlu ile davalı .... arasındaki 9.9.2011 tarihli tasarruf yönünden tapudaki satış bedeli ile bilirkişi tarafından belirlenen rayiç bedel arasında misli fark bulunması nedeniyle İİK’nun 278/3-2, ayrıca davalı borçlunun ortağı ve temsilcisi olduğu şirket ile davalı ..... Arasındaki ticari ilişki nedeniyle davalı 3.kişi şirketin borçlunun durumunu ve amacının bilebilecek kişilerden olması nedeniyle İİK’nun 280/1.madde gereğince iptale tabi bulunmasına göre davalı .... vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2-İİK.nun 280.maddesinde malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği hükme bağlanmıştır.Anılan madde gereğince 4.ve 5.kişi yönünden iptal kararı verilebilmesi için onların kötüniyetli olduğunun yani borçlunun durumunu ve zarar verme kastını bildiklerinin veya bilebilecek durumda olduklarının davacı tarafından ispatlanması gerekir. Davalı 4.ve 5.kişi yönünden bedel düşüklüğü veya yakın tarihli satışlar onların kötüniyeti oldukları konusunda yeterli bir veri olmadığından iptal nedeni olarak da kabul edilmemektedir. (...) Somut olayda davalı 4.kişi ... ve 5.kişi ... muhtelif şirketlerde ortak ve yönetici olarak bulunmalarına rağmen adı geçen kişiler ile ortağı oldukları şirketlerin davalı borçlu ... ve onun ortağı olduğu şirket ile ticari ... ilişkisi içinde bulunduğu, aralarında organik ve fiili bağ olduğu davacı tarafından ispatlanamadığından dolayısıyla davalı 4.ve 5 kişinin kötüniyetli oldukları davacı tarafından ispatlanamadığından 4 ve 5 kişi durumundaki davalılar ... ve ... hakkındaki davanın reddine; bu durumda, davalı .... hakkındaki davanın İİK’nun 283/2 madde gereğince bedele dönüşmesi nedeniyle davacının dava konusu alacak ve fer’ileriyle sınırlı olarak davalı 3.kişi ...’nin dava konusu taşınmazı elden çıkardığı tarihteki bedeli olan 3.800.000,00 TL tazminatla sorumlu tutulmasına (aynı taşınmaza ilişkin olarak başka alacaklılar tarafından açılan ve tazminat olarak hükmedilerek kesinleşen dosyalar var ise o dosyalarla da tekerrür oluşturmayacak şekilde)karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetli görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı .... vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazların reddine 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... vekillerin temyiz itirazların kabulü ile hükmün adı geçen davalılar yararına BOZULMASINA, 1.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılar ... ve ...'e verilmesine, 1.100,00 TL vekalet ücretinin davalı ..... Şti'nden alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 36.887,40 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı ....nden alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ... ve ...'ya geri verilmesine 25.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.