Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9298 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16342 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ : Adana 4. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 20/09/2012NUMARASI : 2011/1000-2012/520 Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı 3.kişi vekili, Adana 4.İcra Müdürlüğünün 2011/7872 sayılı takip dosyasından, davacıya ait işyerindeki malların 17.10.2011 tarihinde haczedildiğini haczedilen yarı mamul olarak davacının ürettiğini belirterek, İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak istihkak davasının kabulü ile anılan hacizlerin kaldırılmasını istemiştir. Davalı alacaklı vekili, borçluya ait etiketin mahalde görüldüğü, davacı ve borçlunun mal kaçırma amacı ile birlikte hareket ettiklerinden haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı borçlu, duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece, haczin borçlu adresinde yapıldığı ve mahalde borçluya ait etiketin yazılı olduğu, mülkiyet karinesinin borçlu yararına olduğu karine aksinin ispatlanmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK'nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Dava konusu haciz davacı şirket ortağının huzurunda yapılmıştır. Alacaklı vekili de cevap dilekçesinde adresin davacı 3.kişi şirkete ait olduğunu kabul etmiktedir. Mülkiyet karinesi 3.kişi yararına olup karine aksinin davalı alacaklı tarafından ispatlanması gerekmektedir. Ticaret sicil kayıtlarından davacı ve borçlu şirket ortakları arasında organik bağ bulnmamdığı davacının lif ve cam elyaf kabin imalatı işi ile iştigal ettiği anlaşılmaktadır. Dava konusu mallar yarı mamül haldeki kabinlerdir. Salt kabinlerde kullanılan cam üzerinde borçlu etiketinin bulunması bu kabinlerin borçluya ait olduğu ve işyerinin borçluya ait olduğu sonucunu doğurmaz. Davalı alacaklı vekilinin işyerinin ve hacizli malların borçluya ait olduğunu ispatlayamamıştır.Bu nedenlerle, 3.kişinin davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı 3.kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı 3.kişiye geri verilmesine 10.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.