Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8757 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 4254 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı alacaklı vekili, davalı borçlu hakkında takip başlatıldığını,borçlunun alacağı karşılayacak mal varlığı bulunmadığı ve hakkındaki takipleri sonuçsuz bırakmak için dava konusu taşınmazı davalı 'a onun tarafından da davalı 'a devredildiğinden bu devre ilişkin tasarrufun iptaline karar verilmesini istemiştir.Davalı borçlular vekili, dava konusu taşınmazların sözleşme gereği satış yetkisinin müvekkiline verildiğini alınan edelin inşaatta kullanıldığını iyiniyetle yapıldığından davanın reddini istemişlerdir.Diğer davalılar duruşmaya katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamışlardır.Mahkemece, davalı borçlunun borcun doğmundan sonra dava konusu taşınmazı alacaklıları ızrar kastı ile davalı bacanağı sattığı, daha sonra da diğer davalı 'a devrettiğinden, borçlu ve arasındaki tasarrufun iptali ile devir tarihindeki taşınmaz bedeli 100.000,00 TL nin davalı 'dan tahsiline karar vermiş, hüküm davalı ve vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava İİK’nın 277 vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden alacak miktarı ile sınırlı olarak cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır.Dava konusu taşınmazın borcun doğmundan sonra borçlunun bacanağı olan .....'a yapılan satış, İİK'nun 278/3-1 maddesi gereğince bağış niteliğinde olduğundan iptaline karar verilmesi, diğer davalı ...'ın kötü niyetli olduğu ispatlanmadığından bu davalı yönünden reddi ve İİK'nun 283.maddesi gereğince bedele hükmedilmesi yerindedir.Ancak, tasarrufun iptali davasından amaç, alacaklıya takibe koyduğu alacak ve feileri ile sınırlı olmak üzere iptali konu şey üzerinde satış ve cebri icra yetkisi tanınması olduğundan, kararın ancak alacak ve ferileri ile sınırlı olarak hükmedilmesi gerekir,Somut olayda, takibe konu alacak 14.041,20 TL olarak 18.04.2011 tarihinde takibe konulmuş,dava konusu taşınmazın ise davalı.... tarafından satış tarihindeki gerçek değerinin 100.000,00 TL olduğu tesbit edilmiştir. Davalı . ancak karar tarihindeki alacak ve feileri ile sınırlı olarak tazminattan sorumlu olması gerekirken hatalı değerlendirme ile alacak ve feilerinden fazlaya hükmedilmesi usul ve yasaya aykıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Ayhan ve Yıldırım vekilinin temiyz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ... ve ...'ye geri verilmesine 16.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verilmiştir. Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar eksik harcın yatırılması için önce normal bir süre verilmesi zorunlu olmayıp, mahkemece doğrudan kesin mehil verilebilir. Ne var ki, verilen kesin mehil makul bir süreyi kapsamalıdır. (...Kadastro sırasında dava konusu 136 ada 2 ve 6 ile 139 ada 3 parsel sayılı taşınmazlar davalı C.. G.., 139 ada 6 parsel sayılı taşınmaz eşit paylarla davalı C.. G.. ve dava dışı Z. Y., 136 ada 3 ve 128 ada 1 parsel sayılı taşınmaz davalı M.. G.., 136 ada 4 parsel sayılı taşınmaz davalı H. G., 136 Tarafların görevsiz mahkemede yaptığı usuli işlemlerin geçerliliği - görevsiz idari yargıda açılan dava Taraflar arasındaki “menfi tesbit- ödeme emrinin iptali” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Tokat (1.) İş Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 23.08.2006 gün ve 1135-629 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin 26.06.2007 g Sosyal medya ortamından elde edilen veriler boşanma davasında tek başına delil olarak kabul edilemez Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:Mahkemece; davacı tarafından dosyaya sunulan elektronik ortamdan elde edilen resimler ve elektro Yargıtay Yargıtay Karar Arama Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ? Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Kanunu Yargıtay İş Bölümü Yargıtay Haberleri Karar Arama Yargıtay Kararları Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Yargıtay Ceza Dairesi Kararları BAM Kararları Danıştay Kararları Anayasa Mahkemesi Kararları Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları Karar Arama Nasıl Yapılır? Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir? Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır? BAM Karar Arama Nasıl Yapılır? Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır? Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?