Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8582 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8944 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Akhisar 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 15/01/2013NUMARASI : 2008/169-2013/7Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı O.. A.. tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili, davalının işleteni olduğu trafik sigortasız olan aracın karıştığı kazada dava dışı H.. Ç..'in yaralanmasına neden olduğunu, Hasan'ın çalışma gücünü kaybettiğini, müvekkilinin dava dışı yaralıya 7.821,00.-TL ödediğini, ödenen tazminatın tahsili için yapılan takibe davalının itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptali ve takibin devamı ile % 40 oranında icra inkar tazminatının tahsilini talep etmiştir.Davalı O.. A.. vekili, sürücünün kusurunun bulunmadığını davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporlarına göre; davalı sürücünün % 75 kusurlu olduğu ve dava dışı Hasan Çemin'in % 4 oranında sürekli çalışma gücünü kaybettiği kabul ederek davanın kabulü ile itirazın iptaline, takibin devamına, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı O.. A.. tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı O.. A.. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir. 2-Dava, G.. H.. tarafından zarar görenlere ödenen tazminatın rücuen tahsili istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır.G.. H.. Yönetmeliği'nin 9. maddesi uyarınca üçüncü kişiye ödenen tazminat, yönetmeliğin 16. maddesi gereğince rücuan talep edilebilir. G.. H..nın rücu edebileceği tazminat tutarı, sürücünün kusur oranına ve zarar görenlerin gerçek zararına göre belirlenir. Bu nedenle desteğini kaybeden kişilere, ödeme tarihi itibariyle ödenmesi gereken destekten yoksun kalma tazminatının belirlenmesi gerekmektedir. Somut olayda, G.. H.. zarar görenlere 11.09.2007 tarihinde ödeme yapmıştır. Bu nedenle yaptığı ödemenin gerçek zarar kadar olup olmadığı, ödeme tarihindeki veriler esas alınarak yapılacak bir hesaplama sonucunda belirlenebilir. Bu durumda mahkemece, bilirkişiden karar tarihine en yakın tarih olan 05.01.2012 havale tarihindeki değil, ödemenin yapıldığı 11.09.2007 tarihindeki verilere göre hesaplama yapması ve buna göre ödemenin gerçek zararı karşılayıp karşılamadığının değerlendirilmesi hususunda ek rapor alınması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde 05.01.2012 havale tarihli rapora kadar olan sürenin bilinen dönem olarak kabul edildiği bilirkişi raporunun hükme esas alınması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı O.. A.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 29.5.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.