MAHKEMESİ :.......Asliye Hukuk MahkemesiBİRLEŞTİRİLEN DAVAMAHKEMESİ : .........Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ........ vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:- K A R A R -Davacı vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu kamyonun, davalı............'ne ait işyerinden çıkışı esnasında davacının eşine çarparak ölümüne neden olduğunu belirterek ıslahla birlikte 56.622,87 TL destekten yoksun kalma tazminatının ve 6.500,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Birleştirilen davada, davacıların desteğin çocukları olduğu belirtilerek 1.000,00'er TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 10.000,00'er TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.Davalılar, kazanın meydana gelmesinde desteğin kusurlu olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; asıl davada, davacı ...... yönünden davalılar aleyhine açılan maddi tazminat davasının 56.622.87 TL yönünden kabulü ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline (sigorta şirketi yönünden sigorta limiti ile sınırlı kalmak ve dava tarihi olan 07/08/2009 tarihinden itibaren yasal faizi uygulanmak, diğer davalılar yönünden ise olay tarihi olan 29/06/2009 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak kaydıyla), davacı .....'in manevi tazminat talebinin ise 6.500.00 TL yönünden kabulü ile davalılar.......ve .......'den olay tarihi olan 29.06.2009 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline; birleştirilen davada, davacılar ..... ve ......'in maddi tazminata yönelik taleplerinin reddine, manevi tazminata yönelik taleplerinin ise davalı ..... ve ... yönünden kabulü ile herbir davacı için 10.000.00 TL'den toplam 20.000.00 TL'nin 29.06.2009 tarihinden itibaren yasal faizi le birlikte davalılardan tahsiline, karar verilmiş; hüküm, davalı ..... vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ile manevi tazminat istemine ilişkindir.818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 53. maddesine ve yerleşik Yargıtay uygulamasına göre, hukuk hâkimi, ceza hâkiminin belirlediği kusur oranı ve delil yetersizliğine dayalı beraat kararı ile bağlı değil ise de, sanığa isnat edilen eylemi işlemediğinin kesin olarak tespiti olgusuna dayalı beraat kararı ve eylemin hukuka aykırılığını ve fâilini belirleyen mahkumiyet kararı ile bağlıdır. Somut olayda, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, kazanın oluşumunda desteğin %25, davalı sürücünün %50, davalı işleten şirketin (aynı zamanda kazanın meydana geldiği işyerinin sahibi) %25 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir. Oysa, ceza dosyasında, desteğin asli kusurlu olduğu, davalı sürücü ile davalı şirket sorumlularının tali kusurlu olduğu kabul edilmiş, verilen hüküm Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşmiştir. Bu durumda mahkemece, ceza dosyası getirtilerek, kesinleşen ceza yargılamasında toplanan kanıtlar, hukuka aykırılık durumları, nedensellik bağı ve maddi olguların hukuk hakimini bağlayacağı hususu da gözetilerek İTÜ veya Karayolları Genel Müdürlüğü gibi kurumlardan seçilecek uzman bilirkişi kurulundan çelişkinin giderilmesi yönünden kusur raporu alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ...... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı...... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 11/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.