Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8332 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8894 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Adana 4. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 21/12/2012NUMARASI : 2011/931-2012/657Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacılar vekili, olay tarihinde geçerli trafik (ZMSS) sigorta poliçesi bulunmayan aracın davacıların müşterek çocukları S.. Ç.. yönetimindeki motosiklete çarparak ölümüne sebebiyet verdiğini ileri sürerek, ıslahla birlikte davacı anne için 4.525,91 TL., davacı baba için 7.502,86 TL. destekten yoksun kalma tazminatının faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, toplanan delillere göre, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-)Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2-)Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece yargılama sırasında alınan ve trafik sigortası bulunmayan araç sürücüsünün % 75 oranında kusurlu olduğunu gösteren 11.6.2012 tarihli bilirkişi raporuna göre yapılan maddi tazminat hesabı benimsenerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; dosya kapsamına göre aynı olay sebebiyle davacı G.. H.. tarafından zarara neden olan aracın işleten ve sürücüsü aleyhine Adana 4.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/731 Esas sayılı dosyası ile açılan itirazın iptali (rücuen tazminat) davasının yargılaması sırasında aynı bilirkişi tarafından düzenlenen 11.3.2011 tarihli raporda trafik sigortası bulunmayan araç sürücüsünün % 65 oranında kusurlu olduğunun belirtildiği anlaşılmaktadır.Mahkemece, kusur oranları yönünden meydana gelen bu çelişkiler giderilmeden hüküm kurulmuştur.O halde; mahkemece kusur oranları bakımından meydana gelen bu çelişkilerin giderilmesi yönünden, gerektiğinde başka bilirkişi veya heyetinden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınması, ondan sonra dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirilip varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 26.5.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.