MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı, davalı.... davalı ... ve davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R-Davacı vekili, müvekkilinin önünde seyir halinde bulunan, davalı ....yönetimindeki davalı belediyeye ait zabıta aracının orta refüje çarpması neticesinde müvekkilinin yönetimindeki motosikletin zabıta aracına arkadan çarptığını, arkadan gelmekte olan dava dışı ... isimli şahsın idaresindeki motosikletin de müvekkili yönetimindeki araca çarpması sonucu müvekkilinin malul kalacak şekilde yaralandığını, kafa bölgesinde kırıklar meydana geldiğini ve kaza nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL iş göremezlik tazminatının tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen, 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılar .... ve ...'ndan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş; 28/08/2013 tarihli ıslah dilekçesiyle maddi tazminat talebini 34.227,00 TL'ye yükselttiklerini bildirilmiştir. Davalı ... vekili, davacının kazada tam kusurlu olması nedeniyle tazminata hak kazanamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı ... vekili, motorlu bisikletlerin kullanılmasından ileri gelen zararların hesaptan karşılanamayacak zararlar olduğunu belirterek davanın müvekkili yönünden reddini talep etmiştir. Diğer davalı vekilleri, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile takdiren %25 oranında tenkisat yapılarak 25.670,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalılar ...., ... ve ... vekilleri tarafından tarafından temyiz edilmiştir. Dava, trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle iş göremezlik tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 1- Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar ...., ... ve ... vekillerinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; a-Somut olayda, davacı vekili trafik kazası sonucu kafa bölgesinde kırıklar meydana gelecek şekilde yaralanan davacının geçici ve daimi maluliyeti nedeniyle iş göremezlik zararı ile manevi zararının giderilmesi için tazminat talebinde bulunmuş; davalı taraf ise, davacının kasksız olarak motosiklet kullanması sebebiyle kusurlu olduğunu ileri sürerek hesaplanacak tazminattan indirim yapılması gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, Av. ....'dan alınan 13/08/2013 tarihli aktüerya raporunda da davacı motosiklet sürücüsünün ehliyetsiz ve kasksız olarak araç kullanması nedeniyle hesaplanan tazminattan %40 oranında müterafik kusur indirimi yapıldığı belirtilmiş; mahkemece, mağdur davacının motosiklet kullanırken kask takmadığının netleşmiş olması nedeniyle mevcut yaralanmasının ağırlaşmasına sebebiyet verdiği anlaşıldığından hesaplanan tazminattan takdiren %25 oranında müterafik kusur indirimi yapılarak tazminata hükmedilmiştir. Her ne kadar somut olayda davacının kasksız olarak araç kullandığı kesinleşmiş ise de, 02/01/2012 tarihli trafik teknik bilirkişisi tarafından düzenlenen kusur raporunda bu husus davacının kazanın oluşumundaki kusur oranının tespitinde dikkate alınmış ve davacının kazada %40 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiş olup ayrıca aktüerya hesabında da davacının kasksız olarak araç kullanmasının kusur olarak değerlendirilmesi mümkün değildir.Ayrıca, davacının kaza sebebiyle omurga kemiğinde kırık meydana gelecek şekilde yaralandığı tespit edilmiş olup kafa bölgesinde bir yaralanması da söz konusu değildir. O halde mahkemece, hesaplanan tazminat miktarından davacının kasksız olarak araç kullanması sebebiyle ayrıca %25 oranında indirim yapılarak yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir. b-Öte yandan, 6098 sayılı TBK'nın 56. (818 sayılı BK 47.) maddesinde bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özellikleri göz önünde tutularak zarar gören lehine manevi tazminata karar verilebileceği öngörülmüştür. Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. Somut olayda, davacının 31/05/2013 tarihli Kahramanmaraş .....nden alınan Özürlü Sağlık Kurulu Raporu'na göre, dava konusu trafik kazası neticesinde omurga kemiğinde çökme kırığı meydana gelecek şekilde yaralandığı tespit edilmiştir. Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacıya ait özürlü sağlık kurulu raporu, davalı sürücünün kusur oranı, yaralanmanın niteliği ve diğer hususlar gözetildiğinde, kaza nedeniyle cismani zarara uğrayan davacı lehine hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.3-Davalı .... vekili, müvekkilinin kullandığı zabıta aracının kendi sırasında seyir halinde iken, motosiklet sürücüsü davacının dengesini kaybederek sürüklenmeye başladığını ve müvekkilinin yönetimindeki zabıta aracına çarptığını, akabinde arkadan gelmekte olan .... isimli üçüncü şahsın yönetimindeki motosikletin davacının üzerinden geçtiğini ve yaralanmasına sebep verdiğini savunarak bu savunmasına ilişkin tanıkları olduğunu bildirmiş ve tanık listesini ibraz ederek dinlenmelerini talep etmiştir. Ancak mahkemece, davalı .... vekilininbildirdiği tanıklar usulüne uygun şekilde dinlenilmeden, trafik teknik bilirkişisi tarafından düzenlenen 02/01/2012 tarihli kusur raporuna göre, meydana gelen kazada davacının %40 oranında, davalı araç sürücüsünün %60 oranında kusurlu olduğu görüşüne itibar edilerek hüküm kurulmuştur.Bu durumda mahkemece, davalı tarafça bildirilen tanıkların usulüne uygun şekilde dinlenilmeleri ve daha sonra tüm dosya kapsamı davacı tarafın iddiaları ile davalı tarafın savunması birlikte değerlendirilmek suretiyle tarafların olayın meydana gelmesindeki kusur durumlarının irdelendiği, gerekçeli, ayrıntılı, denetime elverişli bir kusur raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. 4- 2918 sayılı KTK.nın 91. Maddesinde motorlu araçların trafik sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, ... Yönetmeliği'nin 9. maddesinde trafik sigortası bulunmayan araçların neden olduğu bedensel zararlar için ...na başvurulabileceği, motorlu bisikletin tanımının yapıldığı 2918 sayılı KTK.nın 3.maddesinde de, silindir hacmi 50cc küpü geçmeyen içten patlamalı motorla donatılmış ve imal hızı saatte 50 km az olan bisiklet olduğu, 2918 sayılı yasanın 103. Maddesinde de motorsuz taşıtlar ile motorlu bisiklet sürücülerinin hukuki sorumluluğunun genel hükümlere tabi bulunduğu öngörülmüştür.Somut olayda, davacı tarafça kazaya dava dışı .... isimli üçüncü bir şahsın kullandığı motosikletin de karışmış olduğu iddia edilmiş, kaza tespit tutanağında da kazaya karışan bu araç motosiklet olarak belirtilmiş olup dosya kapsamından trafik sigortası yaptırması zorunlu bir araç olup olmadığı anlaşılamamaktadır. O halde mahkemece, bu aracın tespiti ile araç üzerinde ve trafik tescil kayıtlarında araştırılıp inceleme yaptırılarak aracın trafik sigortası yaptırması zorunlu araçlardan olup olmadığı belirlenmeli, trafik sigortası yapılması zorunlu araçlardan olmadığının anlaşılması halinde davacının davalı ...'ndan talep hakkının bulunmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken bu husus gözden kaçırılarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Kabule göre ise; Mahkemece,....sağlık kurulu tarafından verilen rapora göre, davacının özür durumunun %13 olarak tespit edildiği dikkate alınarak raporda belirtilen maluliyet oranı esas alınmak suretiyle hesaplama yaptırılmıştır. Ancak raporun hangi tüzük esas alınarak düzenlendiği belli olmadığıgibi raporda meslek grubu ve arıza ağırlık ölçüsü gibi çalışma gücü kayıp oranının tespitinde etkili unsurlar gösterilmemiştir. Ayrıca motosiklet sürücüsü davacının, önünde seyir halinde olan zabıta aracına arkadan çarpması sonucunda mı yoksa arkasından gelen dava dışı Bünyamin isimli üçüncü şahsın kullandığı aracın davacıya çarpması sonucunda mı yaralanmış olduğu hususlarında da bahsi geçen raporda herhangi bir tespit ve değerlendirme yapılmamıştır. Bu durumda mahkemece, davacının ... uygun şekilde maluliyet oranının tespiti ile maluliyetinin davaya konu 1. kaza nedeniyle mi ya da 2. kaza nedeniyle mi meydan geldiğinin tespiti amacıyla ....hastanelerinin adli tıp kürsüsünden rapor alınmak suretiyle ortaya çıkacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ...., davalı ... ve davalı ... vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin; (3) ve (4) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ...., davalı ... ve davalı ... vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı, davalılar ...., ... ve ...na geri verilmesine 03/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.