Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 809 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 13571 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :..........Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalılar ..., ... ve ...... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Hükmüne uyulan Yargıtay bozma ilamında özetle; Davacının sahibi olduğu şirket defterlerinin ve çekle ilgili ticari ilişkinin gerektiğinde bir bilirkişi vasıtasıyla incelenmesi ve dava koşulu mevcut ise diğer iptal şartlarının incelenerek, ölen davalı ..... açısından şufa hakkının kullanılmasında somut olayın özelliklerine göre bir muvazaa olmadığının da nazara alınarak hasıl olacak duruma göre bir karar verilmesi yerine eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisinin doğru olmadığı gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozmaya uylduktan sonra Dahili davalılar ... mirasçıları aleyhine açılan davanın husumet nedeni ile reddine, diğer davalılar aleyhine açılan davanın yasal koşulları oluşmadığı nedeni ile reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile davalılar ..., ... ve ......vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.Dava İİK.nun 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir.Mahkemenin yargılamayı sonuçlandırdığı kısa kararında, tüm davalılar yönünden davanın reddine karar verilmiş, gerekçeli kararın gerekçe kısmının son paragrafında ise “Mahkememizin 10/12/2012 tarih 2008/68 esas 2012/499 karar sayılı kararı davacı ve davalılar ...,........ ve ....... tarafından temyiz edilmiş olmakla bu kararın hüküm fıkrasının 2. bendi ile" ......İli S....... İlçesi ....... Köyü 3516 parselle ilgili davalı ... ile davalı ... arasındaki tasarrufun iptaline, .....İcra Müdürlüğünün 2007/4895 sayılı dosyası ile takibe konulan alacağın ferileri ile birlikte tahsili için davacıya bu taşınmaz üzerinde cebri icrada bulunma yetkisi verilmesine" ilişkin hüküm bozma kapsamı dışında olup kesinleşmiş olduğundan yeniden hüküm kurulmadığı belirtilmiştir. Bu durum 1086 sayılı HUMK.nun 381/2. ve 389. (6100 sayılı HMK.nın 294, 298 md.)maddesine aykırılık teşkil etmektedir. Ayrıca; 10.4.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararı uyarınca kısa karar ile gerekçeli kararın çelişkili olması usul ve yasaya aykırı olup, bu durum hükmün infazında da tereddüt oluşturacağından yukarıdaki tevhid-i içtihat kararına uygun bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, Davacı vekili ile davalılar ..., ... ve ...... vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 25/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.