MAHKEMESİ : Kadirli 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 21/02/2013NUMARASI : 2012/390-2013/123Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili, davalının trafik (ZMSS) sigortacısı olduğu aracın sebebiyet verdiği trafik kazasında davacıların oğlu olan karşı araç sürücüsü A.. A..'nın vefat ettiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 4.000,00'er TL'dan toplam 8.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davalıya sigortalı araç sürücüsünün olayda kusuru bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.Mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya elverişli değildir.Olay hakkında resmi görevli memurlarca düzenlenen ve aksi sabit oluncaya kadar geçerli 09.2.2012 tarihli Trafik Kazası Tespit Tutanağı'nda davalıya sigortalı araç sürücüsünün olayda tali kusurlu, davacılar desteğinin ise asli olduğu belirtilmiştir.Yargılama sırasında mahkemece tarafların kusur oranları yönünden bilirkişi raporu alınmamış, olay nedeniyle sanık hakkında görülen ve beraat hükmü ile sonuçlanan Kadirli Asliye Ceza Mahkemesi'nin 07.9.2012 gün, 2012/233-486 E/K. Sayılı dava dosyasındaki sanığın olayda kusurunun bulunmadığı yönündeki 31.5.2012 tarihli Adli Tıp Kurumu raporu hükme esas alınmış ise de; ceza davasına ilişkin dosya derecattan geçmeden kesinleştiği gibi, ceza davasının eldeki dava yönünden maddi olguyu tespit eden bir karar niteliğinde değerlendirilemeyeceği ve BK.nun 53.maddesi (6098 S.TBK'nun 74.maddesi) gereğince hukuk hakimini bağlamayacağı açıktır.O halde, sürücülerin olaydaki kusur oranları yönünden kaza tespit tutanağı ile ceza dosyasında alınan bilirkişi raporu arasında çelişki meydana geldiğinin kabulü ile mahkemece, sürücülerin kusur oranları yönünden dosyanın İTÜ veya Karayolları Genel Müdürlüğü Trafik Fen Heyeti gibi kuruluşlardan seçilecek kusur uzmanı bilirkişi kuruluna tevdii ile tüm dosya kapsamı birlikte irdelenerek oluşa göre kusur oranlarının duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi, meydana gelebilecek çelişkilerin giderilmesi yönünden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınması, ondan sonra varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 01.06.2015 gününde üye .....'nın karşı oyu ve oybirliğiyle karar verildi.