Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7986 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 18933 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Gediz Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 20/06/2013NUMARASI : 2012/156-2013/375Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R- Davacı vekili, davalıların işleteni ve sürücüsü olup olay tarihinde sigortası bulunmayan aracın tam kusurlu olarak karıştığı trafik kazasında yaralanan kişinin aleyhe açtığı dava ve yaptığı icra takibi üzerine davacı tarafından tazminat ödendiğini, rücu hakkı nedeniyle davalılar aleyhine Gediz 1.İcra Müdürlüğünün 2011/1827 sayılı dosyası ile yapılan icra takibine itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, 21.580,26 TL asıl alacak üzerinden yapılan icra takibine haksız itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı şirket vekili ile diğer davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, rücu koşulları oluşmadığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, olay tarihinde trafik sigortası bulunmayan aracın sebebiyet verdiği trafik kazasında yaralanan kişi için davacı tarafından ödenen tazminatın davalılardan rücuen tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir. 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 14/b maddesinde rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dahilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için zorunlu sigortalara ilişkin olarak koşulların oluşması halinde ortaya çıkan zararların, bu sigortalarla saptanan geçerli teminat miktarlarına kadar karşılanması amacıyla G.. H.. oluşturulacağı belirtilmiştir.Öte yandan, anılan yasanın geçici 2.maddesine dayanılarak çıkarılan G.. H.. yönetmeliğinin 9/1-b maddesi uyarınca, rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dahilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için G.. H..na başvurulabileceği, 16/c maddesinde de zarardan sorumlu olan kişilere veya yükümlü sigorta şirketine hesaptan yapılan ödemeler nedeniyle (G.. H.. tarafından) rücu hakkının kullanılacağı düzenlenmiştir. Somut uyuşmazlıkta; davacı G.. H.. olay tarihinde Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) bulunmayan davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın neden olduğu kazada yaralanan dava dışı kişiye, sigorta teminatı dahilinde ödediği tazminatı rücuen talep etmekte olup, davacının rücu hakkının yasadan kaynaklandığı ve ödeme ile zarar sorumlusu davalılara rücu hakkının doğduğu açıktır. O halde, mahkemece, davacının 3.kişiye ödediği tazminat miktarına göre değil, dava konusu kazada yaralanan dava dışı kişinin uğradığı gerçek zararın belirlenmesi yönünden hesap uzmanı bilirkişiden rapor alınması, ondan sonra dosyadaki tüm deliller birlikte irdelenerek varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 01/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.