Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7963 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 1056 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili, davalının zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu otobüsün karıştığı tek taraflı trafik kazasında araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin yaralandığını ileri sürerek, 10.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan temerrüt tarihinden işleyecek ticari faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 36.456,32 TL'na artırmıştır.Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre davanın kabulü ile 36.456,32 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2-Dava, taşıma sırasında meydana gelen trafik kazası sonucu davacının desteğinin vefat etmesi nedeniyle açılan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.Davalı ...nin davacı desteğinin yolcusu olduğu otobüsün zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu hususu çekişmesizdir. Davalı ... şirketi davacı zararından öncelikle otobüsün zorunlu karayolu taşımacılığı mali sorumluluk sigortacısının sorumlu olduğunu iddia etmiş, yargılama aşamasında aracın zorunlu karayolu taşımacılığı mali sorumluluk sigorta poliçesinin bulunup bulunmadığı ise araştırılmamıştır.Dosya kapsamına göre davacı desteğinin yolcu olarak bulunduğu aracın ... terminalinde yolcu bıraktıktan sonra şehirlerarası seyahat esnasında meydana geldiği anlaşılmakla, kazanın taşımacılık faaliyeti esnasında meydana geldiği hususu sabittir.Zorunlu karayolu taşımacılığı mali sorumluluk sigortası ile sigortacı, poliçede belirtilen motorlu taşıtta seyahat eden yolcuların, duraklamalar da dahil olmak üzere,kalkış noktasından varış noktasına kadar geçecek süre içinde meydana gelebilecek bir kaza sonucu bedeni zarara uğraması halinde, sigortalının 10.07.2003 tarih ve 4925 sayılı Karayolu Taşıma Yasasından doğan sorumluluğunu poliçede yazılı limitlere kadar sigorta örtüsüne almaktadır. 4925 sayılı Yasanın 18nci maddesi uyarınca taşımacılar, yolcuya gelebilecek bedeni zararlar için bu Yasanın 17nci maddesinde düzenlenen sorumluluklarını sigorta ettirmek zorundadırlar. Aynı Yasanın 19/son ve Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.8 nci maddeleri hükümlerine göre meydana gelen zarar öncelikle taşımacının sorumluluk sigortasından karşılanır. Ancak, bu sigortanın hiç yapılmamış olması, yapılmış fakat geçersiz hale gelmiş olması, süresinin bitmiş olması veya meydana gelen zararın bu sigorta teminatlarının üzerinde bulunması halinde teminatların üzerinde kalan kısım için; sırasıyla zorunlu mali sorumluluk sigortasına ve varsa ihtiyari mali sorumluluk sigortasına başvurulur.Bahse konu düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere, yasa koyucu, yolcuların uğradığı zararlar bakımından taşımayı yapan aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortacısı, trafik sigortacısı ve varsa ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı bakımından müştereken ve müteselsilen bir sorumluluk öngörmemiş, sıralı bir sorumluluk düzenlemiştir. Başka bir anlatımla, yolcunun uğradığı bedeni zararlar, taşımayı yapan aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortası kapsamında ise, bu aracın trafik veya ihtiyari mali mesuliyet sigortacısının sorumluluğu doğmayacaktır. Ancak, limit aşımında sırasıyla zorunlu ve ihtiyari mali mesuliyet sigortacılarının sorumluluğu söz konusu olacaktır.Mahkemece aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortası olup olmadığı araştırılarak, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 28.5.2015 gününde Üye ... ve Üye ...'ın karşı oyu ve oybirliğiyle karar verildi.