Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7875 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 25127 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacılar vekili, davalının sebebiyet verdiği kazada müvekkili ...'a ait aracın pert olduğunu, diğer müvekkilinin sürekli malul olacak şekilde yaralandığını, davalının olayda tamamen kusurlu olduğunu, araçta sovtaj indiriminden sonra 6.500 TL zarar bulunduğunu, davalının ... tarafından bir kısım (2.436 TL) ödeme yapıldığını ancak tamamının karşılanmadığını ayrıca araç mahrumiyeti zararı olduğunu, müvekkili ...'ın kazada yaralanması sebebiyle uzun süre çalışamadığını, kazanç kaybına uğradığını belirterek şimdilik müvekkili ... için 1.000 TL araç hasarı, 500 TL araç mahrumiyeti zararı, ... için 15.000 TL manevi tazminat, 500 TL geçici, 500 TL sürekli işgöremezlik tazminatının kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiş; 27.06.2008 tarihli ıslah dilekçesiyle şimdilik araç hasarını 1.389 TL daha artırarak toplam 2.389 TL araç zararının, ... için talep edilen toplam 1.000 TL maddi tazminatı (sürekli ve geçici işgöremezlik) 15.000 TL daha artırarak toplam 16.000 TL'nın kaza tarihinden işleyecek faiziyle davalıdan tahsilini istemiştir.Davalı vekili, kusuru, tespit raporunu, tazminat miktarlarını kabul etmediğini, davacı tarafa ...'den yaklaşık 2.500 TL ödendiğini yine trafik sigortasından da 2.500 TL ödendiğini, piyasa rayici 7.000 TL sovtaj, 500 TL tespit edilirse bakiye 1.500 TL zarar olacağını, davacıların zararı ıspatlamaları gerektiğini, manevi tazminat şartlarının olmadığını, davacı ...'ın iyileştiğini, davacı sürücünün de kusurlu olduğunu belirterek davanın trafik ve kasko şirketlerine ihbarını ve reddini savunmuştur.Dava ihbar edilen ... vekili, davacıların müracaatı üzerine araçta tespit edilen 6.915,79 TL hasarın, sigortalının kusuruna isabet eden (%75) 5.186,84 TL'sının, ... poliçesi limiti (2.750 TL) üzerinde kalan 2.436 TL'sının davacılara 17.09.2003 tarihinde ödendiğini, müvekkilinin davalı aracının kasko şirketi olduğunu savunmuştur.Dava ihbar edilen ... vekili, davalı aracının ... poliçesinin müvekkilince yapıldığını, manevi tazminatın teminat dışında kaldığını, sigortalının kusuru ve gerçek zararın dava sonucu tespit edileceğini belirterek aleyhlerinde hüküm kurulmamasını savunmuştur.Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 2.389 TL araç zararının kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsili ile davacı ...'e ödenmesine, davacı ... tarafından açılan davanın kısmen kabulü ile 16.000 TL maddi tazminatın (sürekli ve geçici işgöremezlik toplamı olarak) kaza tarihinden işleyecek, 10.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak adı geçen davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, davalının olay tarihinde temerrüde düşmesi, davacı tarafından olay tarihinden itibaren temerrüt faizi talep etmesi nedeniyle ıslahla artırılan kısım yönünden de kaza tarihinden itibaren faize hükmedilmesinde isabetsizlik olmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Dosya kapsamına göre davalı aracı 600 00611915 0001 nolu poliçe ile dava dışı...'ne trafik sigortalıdır. Poliçe ekinde sunulan banka dekontuna göre poliçe nosu da belirtilerek 14.08.2003 tarihinde davacı ...'e 2.000 TL ödenmiştir. Dekontta hasar dosya numarası da belirtilmiştir. Hasar yönünden alınan 26.09.2008 tarihli ek raporda bu hususa değinilmiş ve ... şirketince yapılan 2.436 TL ödemeden sonra, ... şirketince yapıldığı düşünülen 2.000 TL'sı da indirilerek bakiye 429 TL araç zararı olduğu bildirilmiştir. Mahkemece bu hususta inceleme yapılmadan 18.04.2008 tarihli aynı bilirkişiden alınan 1.rapora göre 2.389 TL araç zararı yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.Bu durumda mahkemece, ...'den ilgili hasar dosyasının getirilmesi, davaya konu kaza sebebiyle davacı ...'e dekontta belirtilen 2.000 TL'nın .... tarafından ödenip ödenmediği hususunun araştırılması ve sonucuna göre araç hasarı yönünden karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.3-Davacı ...'in kazada sol uyluğunda ve kaburgalarında kırıklar meydana gelecek hayati tehlikesi olacak ve basit tıbbi müdahale ile giderilmeyecek şekilde yaralandığı %7.2 oranında sürekli işgörmezliğe uğradığı, olayda davalının %75 oranında kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Davaya konu kaza 08.07.2003 tarihinde meydana gelmiştir.B.K.'nun 47.maddesinde (6098 sayılı BK.56.mad.) hakimin özel halleri dikkate alarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği, para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1976 günlü ve 7/7 sayılı İBK'nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli biçimde göstermelidir. O halde, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte, ülkenin ekenomik koşulları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın meydana geliş şekli, davalının sorumluluğunun niteliği, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen davacı ... Teker için hak ve nesafet kuralları çerçevesinde makul miktarda daha az manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, olay tarihindeki paranın satın alma gücüne, davacı ...'ın maluliyetine dosya kapsamına, somut olaya göre 10.000 TL manevi tazminat, biraz fazla olduğundan, isabetli görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 ve 3 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı lehine BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 28/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.