MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı ... şirketi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacı ... vekili, davalının sürücüsü ve maliki olduğu müvekkil şirkete zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı aracın neden olduğu kazada ölen küçük ...'nın mirasçılarına 18.000,00 TL ödeme yapıldığını, kazada davalının 2001 yılından beri kısmi felç tedavisi gördüğü ve refleksleri zayıf olduğu için araç kullanmaması gerektiği halde kullandığı için açıkça kusurlu olduğunu, ... poliçe genel şartları gereğince rücu hakkının doğduğunu, ödenen bedelin davalıdan tahsili için yapılan icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve alacağın %40'ı oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuş ve icra takibinin haksız ve kötüniyetli olarak yapıldığını ileri sürerek asıl alacağın %40'ı oranında kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, toplanan deliler ve benimsenen 31.08.2012 tarihli ATK raporuna göre, kaza anında davalının araç kullanma konusunda yeterli ehliyeti bulunmadığı iddiası kanıtlanmadığından davanın reddine, icra takibindeki ana paranın %20'si oranında kötüniyet tazminatının davacı ... şirketinden alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davacı ... şirketi vekilince temyiz edilmiştir. 1)Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı ... şirketi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2)Dava, trafik sigortacısının ödediği tazminatın kendi sigortalısından rücuen tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Alacaklı davacı ... şirketinin kötüniyetli olduğu ispatlanmadığı halde kötü niyet tazminatıyla sorumluğuna karar verilmesi doğru değil, bozma sebebi ise de bu yöndeki yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirmediğinden 6100 Sayılı HMK'nun geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nun 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı ... şirketi vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı ... şirketi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 2. bendinde yazılı "Takipteki ana paranın üzerinden %20'si oranında kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” cümlesi çıkartılarak, yerine "Şartları oluşmadığından davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine" cümlesinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 26/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.