MAHKEMESİ : Görele Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 27/03/2013NUMARASI : 2012/155-2013/172Taraflar arasındaki menfi davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili, davacıların murisinin sevk ve idaresindeki araç ile davalıya trafik sigortalı aracın çarpışması sonucu meydana gelen kazada davacıların murisinin vefat ettiğini, kazanın oluşunda davacıların murisinin asli ve%75 oranında kusurlu bulunduğunu, davalı tarafından sigortalı olan araçta meydana gelen hasar bedelinin rücu amacıyla başlatılan icra takibinde Görele Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmış olan destekten yoksun kalma tazminatı ile Giresun Ağır Ceza Mahkemesinde alınan kusur raporları dikkate alınmayarak murisin %100 kusurlu olduğu belirtilmek suretiyle talepte bulunulduğu ve bu miktarın tahsil edildiği, icra takibinin kusur durumuna göre yapılması gerektiğini belirterek davalı alacaklıya 29.000,00TL borçlu olunmadığının tespiti ile davalının %40 tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, müvekkiline sigortalı araç sürücüsünün kazanın oluşunda kusuru bulunmadığını, zamanaşımı süresinin dolduğunu belirterek reddini ve davacı tarafın %40 oranında tazminata mahkum edilmesini talep etmiştir.Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak; davanın kısmen kabulü ile Görele İcra Müdürlüğü'nün 2012/376 esas sayılı takip dosyasında davacıların davalı şirkete 29.000,00TL yönünden borçlu olmadığının tespiti ile taraf vekillerinin diğer taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, İİK 72.maddesine dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.Mahkemece herhangi bir kusur incelemesi yapılmadan, ceza dosyasında ve başka bir davada alınan davacılar murisinin olayda %75 oranında kusurlu olduğuna ilişkin rapor ile hasar ve zarar konusunda uzman olmayan mali müşavir bilirkişinin raporuna dayanılarak hüküm kurulmuştur. Davalı sigorta şirketi sigortalısına gerçek zarar miktarını ödemek zorunda olup davacılardan da ancak kusurları oranında ödediği tazminatı rücuen talep edebilir. Kesinleşen ceza mahkemesi kararı yargılamaya konu maddi olaylar yönünden hukuk hakimini bağlamakta ise de hukuk hakimi kusur yönünden ceza yargısında belirlenen kusur oranı ile bağlı değildir. Bu durumda mahkemece, İTÜ Karayolları Kürsüsü veya Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti gibi kurumlardan seçilecek uzman bilirkişi kurulundan davacılar murisi ile davalıya kasko sigortalı araç sürücüsünün olaydaki varsa kusur ve oranları ile davalıya kaskolu araçta meydana gelen hasar ve zarara ilişkin gerekçeli rapor alınarak sonucuna göre, karar verilmesi gerekirken kusur incelemesi yapılmaksızın ve konusunda uzman olmayan mali müşavirin hasara ilişkin yetersiz raporuna dayanılarak eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 15.5.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.