Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7741 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 751 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı maddi tazminat davasının kabulüne, manevi tazminat davasının kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalılar .. ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R- Davacı vekili; davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı oldukları aracın sürücü belgesi olmayan davalı ... tarafından kullanıldığı sırada müvekkili ...'a çarparak yaralanmasına sebebiyet verdiğini, müvekkilinin iki kez ameliyat geçirdiğini, uzun süre tedavi gördüğünü ve kalıcı sakatlığa maruz kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 20.000 TL maddi, davacı ... için 50.000 TL, anne... ve baba...için 10.000'er TL, kardeşler için 5.000'er TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiş; 17.4.2013 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat talebini 23.080,29 TL'ye yükseltmiştir.Davalı sigorta şirketi vekili; müvekkilinin sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olarak tazminattan sorumlu olduğunu öne sürerek, davanın reddini savunmuştur. Diğer davalılar vekili; kusuru kabul etmediklerini, talep edilen tazminatların fahiş olduğunu ileri sürerek, davanın reddini istemiştir.Mahkemece; bilirkişi raporu benimsenerek, maddi tazminat davasının kabulü ile, 23.080 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tüm davalılardan; manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile, davacı ... için 10.000 TL, anne ve baba için 5.000'er TL, kardeşler için 3.000'er TL toplam 29.000 TL manevi tazminatın davalı ... ve ...'tan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalılar İhsan ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar ...ve ... vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2-Dava, trafik kazası sonucu yaralanmadan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.Mahkemece hükme esas alınan raporda bilirkişi tarafından CSO 1980 yaşam tablosu dikkate alınarak hesaplama yapılmıştır. Ancak karara esas alınan hesaplama, Hukuk Genel Kurulu'nun 1989/4-586 esas,1990/199 sayılı kararı ve yerleşik Yargıtay içtihatlarına uygun değildir. Bu itibarla, Yargıtay kriterlerine uygun olarak Population Masculine Et – Feminine (PMF 1931) Tablosu esas alınarak davacı ...'un muhtemel yaşam süresinin belirlenmesi ile bedensel zararının hesaplanması gerekirken tazminat esaslarına uygun olmayan yaşam süresine göre hesaplama yapılan bilirkişi raporunun hükme esas alınarak yazılı olduğu biçimde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.3-Aktüer raporunda; kaza tarihinde 7 yaşında olan davacı ...'un muhtemel yaşam süresinin sonuna kadar, aktif dönem-pasif dönem ayrımı yapılmaksızın ve askerlik döneminde çalışamayacağı hususu da göz ardı edilerek tüm süre için hesaplama yapıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, bu hususta bilirkişiden ek rapor alınarak, davacının muhtemel bakiye ömür süresince aktif ve pasif dönem ayrımı yapılmak ve askerlik döneminde çalışamayacağı dikkate alınmak suretiyle tazminat hesabı yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.4-Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkında hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, TMK.'nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davalı sürücünün kusur durumu, davacının yaralanma derecesine göre davacı ... için takdir olunan manevi tazminatın düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılar İhsan ve ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalılar İhsan ve ... vekilinin, (4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle de davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün taraflar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ile davalılar İhsan ve ...'a geri verilmesine, 26.5.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.