Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7643 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 1721 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalılar ..... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacılar vekili, davalı ...'ın kullandığı ve ....'e ait aracın davacıların murisine çarparak ölümüne neden olduğundan tazminat davası açtıklarını bu sırada davaların taşınmazlarını diğer davalı ... ve ....'e devrettiğinden bu devirlerin muvazaa nedeni ile iptaline karar verilmesini istemiştir.Davalılar haksız açılan davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, davacılar tarafından... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/154 Esas sayılı dosyasından tazminat davası açtıkları bu davanın henüz kesinleşmediği ortada alacak olmadığından davacıların bu davayı açmakta hukuki yararı olmadığı gibi başka yerden alacaklarını tahsil edememeleri halinde bu davanın açılabileceği ve muvazaanın ispatlanmadığından bahisle davanın reddine karar vermiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı ..., .... vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava İİK’nın 277 vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı ..., ....'in tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2.Dava, Borçlar Kanunu'nun 19.maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı iptali istemine ilişkindir.Danışıklı bir hukuki işlem ile üçüncü kişilere zarar verilmesi, onlara karşı işlenmiş bir haksız eylem niteliğinde olduğundan, kural olarak danışıklı işlem (muvazaalı muamele) nedeniyle hakları zarara uğratılan üçüncü kişiler, tek taraflı veya çok taraflı olan bu hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. Ancak, danışıklı işlem ile üçüncü kişilerin haklarının zarara uğratıldığının benimsenebilmesi için onların, danışıklı işlemde bulunandan alacakları bulunmalı ve danışıklı işlem o alacağın ödenmesini önlemek amacıyla yapılmış olmalıdır.Diğer yandan; zarara uğradıklarını ileri süren üçüncü kişilerin, danışıklı işlemde bulunduğu iddia edilen kişi hakkında tazminat davası açmış olması bu davanın kabulü için tek başına yeterli olmamakla birlikte eldeki davanın sonucunu etkileyecektir. Çünkü davacıların alacaklarının olup olmadığı açtıkları davanın kesinleşen sonucu ile belli olacaktır.Somut olayda davacılar davalılar aleyhine açtığı tazminat davası sonuçlanmış ancak kesinleşmemiştir. Mahkemece anılan davanın kesinleşen sonucunun beklendikten sonra hasıl olacak duruma göre bir karar vermek yerine yazılı gerekçelerle davanın reddi doğru değildir.SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ..., ....'in tüm temyiz itirazlarının reddine 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 3,40 TL kalan harcın temyiz eden davalılar Ömer, Kenan ve Gülten'den alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 25/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.