MAHKEMESİ : Balıkesir 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 18/12/2012NUMARASI : 2010/107-2012/406 Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı-karşı davacı S.. B.. ile H.. B.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacı-karşı davalı vekili, davalıların sürücüsü, işleteni ve trafik sigortacısı olduğu aracın, müvekkilinin kullandığı araca çarparak yaralanmasına neden olduğunu, müvekkilinin %27 oranında vücut fonksiyon kaybına uğrayacak şekilde sakat kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 1.995,00 TL tedavi gideri, 1.000,00 TL işgöremezlik tazminatının tüm davalılardan, 40.000,00 TL manevi tazminatın davalı sigorta şirketi dışındaki davalılardan faizi ile birlikte müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile işgöremezlik tazminatı taleplerini 70.108,76 TL'ye yükselttiklerini bildirmiştir. Davalı-karşı davacı vekili, kaza sonucu müvekkilinin de yaralandığını belirterek 5.000,00 TL manevi tazminatın davacı-karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile 70.108,76 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline (davalı sigorta şirketi poliçe limiti ile sorumlu olmak üzere), 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar H.. B.. ve S.. B..'den müteselsilen tahsiline, davalı S.. B..'nin manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm davalı-karşı davacı S.. B.. ile H.. B.. vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle, manevi tazminatın takdirinde 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 47.maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davalı-karşı davacı S.. B.. ile H.. B.. vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Yargılamaya hakim olan ilkelerden olan “taleple bağlılık ilkesi” 1086 sayılı HUMK'nın 74. maddesinde (6100 sayılı HMK m. 26) düzenlenmiş olup, hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır ve ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Davacı-karşı davalı vekili, dava dilekçesinde, müvekkilinin %27 oranında vücut fonksiyon kaybına uğrayacak şekilde sakat kaldığını belirterek daimi işgöremezlik tazminatı talebinde bulunmuştur. Mahkemece alınan maluliyet raporunda ise, davacı da %36 oranında daimi maluliyet tespit edildiği belirtilmiş, bu oran esas alınarak işgöremezlik zararı hesabı yapılmıştır. Bu itibarla, davacı-karşı davalının %27 oranında daimi maluliyete dayalı şekilde daimi işgöremezlik tazminatı talebinde bulunduğu gözetildiğinde bu orandan daha fazlası esas alınarak zarar hesabı yapılmak suretiyle talebin aşıldığı anlaşıldığından hükmün bozulması gerekmiştir. 3-Sürekli ve geçici işgöremezlik zararının hesabında davacının gelirinin belirlenmesi tazminatın doğru tespitinde önemli bir yer tutmaktadır. Somut olayda, zabıta araştırmasına göre davacının markette işçi olarak çalıştığı, aylık kazancının 600,00 TL olduğu belirtilmiş, buna karşın Balıkesir Vergi Dairesi Başkanlığı, davacının bakkallık işinden dolayı vergi mükellefi olduğunu ve 2008 yılında 11.481,29 TL matraha isabet eden 1.906,26 TL vergi ödediğini bildirmiştir. Hükme esas alınan aktüerya raporunda, davacının aylık gelirinin zabıta araştırmasına göre aylık 1.000,00 TL olduğundan bahisle hesaplama yapılmıştır. Bu durumda mahkemece, davacının ne iş yaptığının tereddüte neden olmayacak şekilde belirlenmesi, düzenli aylık net gelirinin araştırılması, bakkal ise kaza sonrası işyerinin işletilmeye devam edilmesi halinde işyerinin gelirle ilgili, tüm işyeri kayıtları, vergi kayıtları da esas alınmak suretiyle desteğin kendi işyerinde fiili emeği ile elde edeceği net gelirin ne olacağının tespit edilmesi ve sonucuna göre aktüer bilirkişiden alınacak raporla davacının işgöremezlik zararının hesap ettirilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. 4-Kaza tarihi itibariyle zorunlu trafik sigortası teminat limiti 100.000,00 TL olduğu halde davalı sigorta şirketinin poliçede belirtilen 60.000,00 TL limitle sorumlu tutulması da isabetli değildir SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı-karşı davacı S.. B.. ile H.. B.. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2), (3) ve (4) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı-karşı davacı S.. B.. ile H.. B.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı-davacı S.. B.. ile H.. B..'ye geri verilmesine 12/05/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.