MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik (...) sigortacısı olduğu aracın davacı küçük ...'ya çarparak ağır derecede yaralanmasına sebebiyet verdiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL tedavi gideri ile davacı ... için 20.000,00 TL, diğer davacı baba ve anne için 5.000,00'er TL manevi tazminatın faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.Aynı olay sebebiyle davacılar vekili tarafından zarara neden olan araç işleteni sıfatıyla davalı ..... aleyhine.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/108 Esas sayılı dosyası ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL sürekli iş göremezlik zararının tahsili talebiyle açılan dava eldeki dava ile birleştirilerek yargılamaya devam edilmiştir.Davacılar vekili 23.11.2011 tarihli ıslah dilekçesiyle maddi tazminat taleplerini bilirkişi raporu uyarınca toplam 193.746,97 TL'na yükselttiklerini bildirmiştir.Mahkemece toplanan delillere göre, asıl davada; davalı yanın mahsup talebi de dikkate alınarak davanın 26.438,03 TL tedavi gideri yönünden kabulüne, manevi tazminat taleplerinin davacı ... için 7.500,00 TL, davacı anne ve baba için 1.875,00'er TL yönünden kısmen kabulüne, birleştirilen davada; davanın toplam 142.547,25 TL sürekli iş göremezlik zararı ve bakım gideri yönünden kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.1-) Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;Bir davada yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz bir biçimde toplanması için tarafların yargılama gününden haberdar edilmesi ile mümkündür. Asıl olan yargılamanın tarafların huzurunda yürütülmesi olmakla birlikte taraflar yargılamaya katılmasalar bile mutlaka duruşma gününden haberdar edilmeleri gerekir. 6100 sayılı HMK.nın 27. (1086 sayılı HUMK.nun 73.) maddesine göre mahkeme tarafları dinlemeden iddia ve savunmalarını bildirmeleri için usulüne uygun biçimde davet etmeden hükmünü veremez. 7201 sayılı tebligat yasasının 10. maddesine göre de tebligat tebliğ yapılacak kişiye bilinen en son adresinde yapılır.Somut olayda, davalı ...'a dava dilekçesi “F.....” adresine tebliğe çıkarılmış, muhtar beyanı ile davalının adresten taşınmış olduğu gerekçesiyle tebligat iade edilmiş, bilahare, mahkemece yaptırılan zabıta araştırması ile davalının aynı adreste olduğu bildirilmiş ve bu defa mahkemece tebligat yasasının 10. maddesine göre tebliğ yapılmadan yeniden aynı adreste tebligat yasasının 35. maddesi uyarınca tebligat yapılmış, adı geçen davalı duruşmalara katılmamış, ıslah dilekçesinin davalının adres kayıt sistemindeki adresine tebliğ edilmesine kadar tüm tebligatlar 35.maddeye göre yapılmıştır. Böylece 6100 sayılı HMK.'nın 27. (1086 sayılı HUMK.nun 73.) maddesine aykırı biçimde davalının savunma hakkı kısıtlanmıştır. Bu nedenle davalı ...'a duruşma gününün usulüne uygun biçimde tebliği, savunmasına ilişkin delillerinin toplanması ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, savunma hakkı kısıtlanarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru bulunmamıştır.2-) Bozma neden ve şekline göre davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.3-) Davalı .... İle davalı ...Ş. vekilinin asıl davaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;a-) Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar vekillerinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.b-) 1086 sayılı HUMK.nun 74. ve 6100 sayılı HMK.nun 26. maddesi (Taleple bağlılık ilkesi) hükmü gereğince hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Somut olayda, davacılar vekili asıl davadaki dava dilekçesinde sadece tedavi giderlerini talep etmiş olup, mahkemece dosya kapsamı göz önünde bulundurularak bu talep yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, talebin aşılması suretiyle ıslah dilekçesiyle talep edilen daimi iş göremezlik zararının hüküm altına alınması doğru görülmemiştir.4-) Davalı .... vekilinin birleştirilen davaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;a-) 1086 sayılı HUMK.nun 74. ve 6100 sayılı HMK.nun 26. maddesi (Taleple bağlılık ilkesi) hükmü gereğince hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Somut olayda, davacılar vekili birleştirilen dava yönünden dava dilekçesinde sadece daimi iş göremezlik zararlarını talep etmesine karşın, mahkemece talebin aşılması suretiyle ıslah dilekçesiyle talep edilen bakım/bakıcı zararının da hüküm altına alınması doğru görülmemiştir.b-) Kabule göre; her ne kadar davacı ...'ın maluliyet durumu yönünden ...'nden alınan 30.12.2009 tarihli raporda davacının trafik kazasında oluşan ağır psişik bozukluk nedeniyle% 100 oranında maluliyete uğradığı belirtilmiş ise de; anılan rapor gerekli ayrıntı ve gerekçeyi içermeyip, dava konusu trafik kazası ile davacının maluliyeti arasındaki illiyet bağını açıkça ortaya koymadığından ve raporu düzenleyen heyette tek bir nöroloji uzmanı bulunması nedeniyle hükme esas alınamayacağı açık olduğundan, mahkemece davacının anılan trafik kazası ile maluliyeti arasındaki illiyet bağının duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi, olay nedeniyle oluşan maluliyet oranının tespiti ve ayrıca, davacı ...'ın dava konusu kazadan sonra ortaya çıkacak gerçek maluliyet durumunun en erken hangi tarih ya da tarihlerde belirlenebileceği hususunda üniversitelerin ... uyarınca mevzuata uygun yeni bir rapor alındıktan sonra, ortaya çıkacak duruma göre gerektiğinde hesap bilirkişisinden ek rapor alınması, ondan sonra tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar vermek gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli değildir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, bozma neden ve şekline göre davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, (3/a) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı .... ile davalı ...Ş. vekilinin asıl davaya yönelik yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, (3/b) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı...İle davalı ...Ş. vekilinin asıl davaya yönelik diğer temyiz itirazlarının, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı.... vekilinin birleştirilen davaya yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 11/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.