MAHKEMESİ : Ankara 8. Asliye Ticaret MahkemesiTARİHİ : 06/02/2013NUMARASI : 2012/294-2013/33Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacılar vekili, davalıya trafik sigortalı aracın tek taraflı kaza yapması sonucu araçta yolcu olarak bulunan müvekkillerinin desteği E.. F..ın vefat ettiğini, davalı sigorta şirketi tarafından müvekkillerine yapılan ödemenin yetersiz olduğunu belirterek ıslahla birlikte davacı eş Hatice için 79.946,44 TL, davacı küçük Edanur için 20.245,03 TL, davacı küçük Yaşar için 14.503,39 TL destekten yoksun kalma tazminatının 12/04/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, davacılara ödeme yapıldığını, ibraname tanzim edildiğini, sorumluluklarının kalmadığını bildirerek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile davacı eş Hatice için 51.891,57 TL; davacı küçük Edanur için 13.133,99 TL, davacı küçük Yaşar için 8.721,19 TL destekten yoksun kalma tazminatının 12/04/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin ve davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 45/2 maddesi gereği, ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde, onların bu zararını tazmin etmek lazım gelir. Bu yasal düzenleme doğrultusunda hükmedilmesi gereken maddi tazminat, davacıların daha önce aldıkları ancak murisin ölümü sonucu artık alamayacakları destek miktarıdır. Yoksun kalınan gerçek destek miktarının tespit edilebilmesi için öncelikle desteğin sağlığında elde ettiği net gelirin doğru saptanması icab eder. Mahkemece, desteğin aylık geliri hususunda yeterli araştırma yapılmamış, hükme esas alınan aktüerya bilirkişi raporunda, desteğin soğuk hava deposu işi yapan şirketin ortağı olduğu belirtilerek varsayımsal değerlendirme ile desteğin aylık asgari ücretin üç katı tutarında gelir elde ettiği kabul kabul edilerek tazminat hesabı yapılmıştır. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Bu durumda mahkemece, desteğin, ortağı olduğu şirkette görevi olup olmadığı, şirket tarafından kendisine ücret ödenip ödenmediği hususu araştırılmalı, gerektiğinde şirketin defter ve kayıtları üzerinde mali müşavir bilirkişi vasıtasıyla inceleme yaptırılmalı ve sonucuna göre desteğin aylık kazancının net bir şekilde tespiti ile aktüer bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.3-Davalı sigorta şirketi, davacılara ödeme yapılarak sorumluluklarının kalmadığını savunmaktadır. KTK'nun 111. maddesi uyarınca tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten itibaren 2 yıl içinde iptal edilebilirler. Mahkemece yapılacak iş, ilk önce ödeme tarihi itibariyle yapılan ödemenin yetersiz olup olmadığının belirlenmesidir. Bunun için ödeme tarihi verileri dikkate alınarak yapılacak hesaplama sonucu bulunacak tutar ile ödeme miktarının karşılaştırılarak, ödemenin yeterli bulunması halinde davanın reddine karar verilmesi gerekir. Şayet ödemenin yetersiz olduğu anlaşılırsa bu kez karar tarihine en yakın veriler dikkate alınarak tazminat hesaplanmalı ve zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince davalı tarafından yapılan ödemeye hesaplamanın yapıldığı tarihe kadar geçen süre için yasal faiz uygulanarak, hesaplanan tutardan mahsup edilmelidir. Mahkemece, yazılı şekilde ödeme miktarının güncellenerek belirlenen tazminattan tenzil edilmeyerek karar verilmesi isabetli değildir.SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekili ve davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacılar vekili ve davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara ve davalıya geri verilmesine 05/05/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.