MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı borçlu vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı alacaklı vekili, davalı borçlu ile müvekkilinin 17.3.2011 tarihinde boşandıklarını, müvekkili lehine hükmedilen manevi tazminatın tahsili için borçlu aleyhinde icra takibi başlatıldığını, borçlunun bu takibi sonuçsuz bırakmak ve alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla, davalı 3.kişiler ile anlaşarak muvazaalı borç ilişkisi yaratılmak suretiyle davalı 3.kişi .... tarafından borçlu hakkında danışıklı icra takibi başlatıldığını, borçluya ait aracın bu takipte haczedilerek borçlunun eniştesi olan diğer davalı 3.kişi... tarafından muvazaalı olarak satın alındığını ve borçlunun maaşı üzerine haciz konulduğunu ileri sürerek muvazaalı satış işleminin ve maaş haczi işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı borçlu vekili, davalı 3.kişi .... tarafından yapılan icra takibinin gerçek bir borç ilişkisine dayandığını, takibin boşanma kararından önceki tarihte yapıldığını, araç satışının bizzat müvekkili tarafından yapılmaması nedeniyle iptale tabi olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı 3.kişi... vekili ve diğer davalı 3.kişi .... borçlu ile aralarında gerçek bir borç ilişkisi bulunduğunu icra takibinin ve satış işleminin gerçek olduğunu savunarak davanın reddini istemişlerdir.Mahkemece davacının borçlu aleyhine 26.5.2010 tarihinde boşanma davası açtığı, davalı 3.kişinin bu tarihten sonra borçlu hakkında 28.10.2010 tarihinde takip başlattığı, takibin itirazsız kesinleştiği, dava konusu takip dosyasından 19.8.2011 tarihinde fiilen haczedilmiş olan aracın bu tarihten sonra 7.9.2011 tarihinde fiilen haczedilmesinin ve ihale yoluyla temlik alacaklısı ve borçlunun eniştesi olan davalı 3.kişiye satışının danışıklı olduğu, muvazaalı takipteki maaş haczi ve araç satışı nedeniyle davacının alacağının önünün kesildiğinden acz halinin gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulü ile Milas 2.İcra Müdürlüğü'nün 2010/128 sayılı takip dosyasında yapılan araç satışı ve maaş haczi işlemlerinin dava konusu takip dosyasındaki (Milas 2.İcra Müdürlüğü'nün 2011/4854) alacak ve fer'ileriyle sınırlı olarak iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı borçlu vekilince temyiz edilmiştir.Dava, İİK'nun 277 vd maddelerine açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir.Bu maddeler gereğince açılan iptal davalarının dinlenilebilmesi için kesin (İİK 143.md) yada geçici (İİK 105.md) aciz belgesinin varlığı dava koşuludur. Bu belge, Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamalarına göre yargılama süresinde, temyiz aşamasında bile alınabilir. Somut olayda kesin yada geçici aciz belgesi temin edilmeden alacaklı tarafından dava açıldığı belirgindir. Mahkemece dava koşulu bulunmadığı hususu gözönüne alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı borçluya geri verilmesine 7.5.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.