Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 67 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 2975 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :..........Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu trafik sigortacısı olduğu aracın, kontrolsüz yola çıkarak, davacı ...'in sürücüsü olduğu ve diğer davacının da içinde bulunduğu aracın kaza yapmasına sebep olduğunu, davalı sürücünün kazada tam kusurlu olduğunu, davacıların tedavi süresince çalışamama nedeniyle ve tedavi sonrasında da sürekli işgücü kaybı nedeniyle maddi zarara uğradığını, ayrıca kaza ve etkileri nedeniyle manevi acı duyduklarını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacılardan her biri için 100,00'er TL. geçici işgöremezlik tazminatı ile 200,00'er TL. sürekli işgöremezlik tazminatının tüm davalılardan faiziyle birlikte müteselsilen tahsilini, ayrıca her bir davacı için 15.000,00 TL'den toplam 30.000,00 TL. manevi tazminatın davalı sigorta şirketi dışındaki diğer davalılardan kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte müteselsilen tahsilini talep etmiş; yargılamanın devamı sırasında maddi tazminata ilişkin talebini 49.691,41 TL. artırmıştır.Davalı ... vekili, kaza tespit tutanağındaki tespitleri ve kusur oranını kabul etmediklerini, kazanın davacı sürücünün kusuruyla meydana geldiğini, tutanağın davalı sürücünün yokluğunda hazırlandığını, davacı tarafın aracını kullanan kişinin ... değil ehliyeti bulunmayan diğer davacı ... olduğunu, davacıların yaptıkları işlerin resmi kayıtlar esas alınarak belirlenip maddi tazminatın tayin edilmesi gerektiğini, manevi tazminat talebinin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.Davalı .......... vekili, diğer davalı........'ye ait aracın zorunlu trafik sigortacısı olduklarını, davacıların maddi tazminat taleplerinden poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olduklarını, davadan önce davacıların usulünce başvurusu olmadığından kaza tarihinden faiz talep edilemeyeceğini, davalı araç sürücüsünün kazada kusursuz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; maddi tazminata ilişkin davanın kabulü ile davacı ... için 44.971,23 TL, davacı ... için 5.020,18 TL. maddi tazminatın olay tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline (davalı sigorta şirketi dava tarihinden işleyecek faizden sorumlu olmak kaydıyla); davacıların manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile davacı ... için 10.000,00 TL, davacı ... için 3.000,00 TL'nin olay tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı Belediye Başkanlığı ve davalı ...'ten müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, oluşa ve dosya kapsamına uygun kusura ilişkin bilirkişi raporunun hükme esas alınmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Dava, trafik kazası nedeniyle uğranılan işgücü kaybı tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.Davacılar vekili, dava konusu kaza nedeniyle davacıların işgücü kaybına uğradıkları, uzun süren tedavi sürecinde duydukları elem gerekçeleriyle her bir davacı için 15.000,00 TL. manevi tazminat isteminde bulunmuş; mahkemece talebin kısmen kabulüne karar verilerek hükümde belirtilen miktarlarda manevi tazminata karar verilmiştir.Borçlar Kanunu'nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı TBK m. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.O halde mahkemece, meydana gelen trafik kazası sonucu yaralanma ve malul kalma nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davacı ...'in daimi işgöremezlik oranı ile diğer davacının bilirkişi raporuyla belirlenen geçici işgöremezlik süresinin ve tedavi sürecinin uzunluğu ve kusur oranları gözönünde tutularak, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen, davacılar için hak ve nesafet kuralları çerçevesinde daha yüksek manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan miktarda manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 11/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.