MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı maddi tazminat talebinin kabulüne ve manevi tazminat atlebinin kısmen kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davacılar vekili, davalı ... vekili ve ihbar olunan .... vekilinin süresi dışında temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacılar vekili, davalı ... idaresindeki davalı şirkete ait aracın dava dışı ... idaresindeki aracı sollamak isterken şerit ihlali yaparak, muris ... idresindeki araç ile çarpışması sonucunda meydana gelen kazada muris sürücü ...'nın öldüğünü, kazanın davalı sürücüsünün tam ve asli kusuru ile meydana geldiğini, daha önce aynı Mahkemenin 2010/467 esasında karşı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortası aleyhine açtıkları davada zararları çok daha fazla olmasına rağmen poliçe limiti 175.000,00 tl olduğundan limit dahilinde oranlama yapılarak hesaplana rapora göre davalarının kabul edildiğini, bu dava sonucunda sigortadan limit dahililinde ödeme aldıklarını ancak zararlarının çok daha fazla olduğunu belirterek, fazlaya ilşkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davacı eş ... için 168.421,70 TL maddi, davacı çocuklar ... için 22.116,92, ... için 18.848,14 TL, ... için 22.168,51 TL, ... için 25.589,88 TL, ... için 38.873,47 TL ve ... için 44.884,26 TL den toplam bakiye 315.313.00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile eş ... için 50.000, 00 TL ve davacı çocuklar için ayrı ayrı 30.000,00 TL'den toplam 230.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ...vekili,aracı uzun süreli, oto kiralama sözleşmesi ile dava dışı...ye kiraladıklarını, kaza tarihi itibari ile işleten sıfatlarının olmadığını, davanın kiracı şirkete ihbar edilmesi gerektiğini, davanın müvekkil şirket yönünden husumetten reddini savunmuştur.Davalı ..., davaya cevap vermemiştir. İhbar edilen ... vekili, kazaya karışan aracın belirli süre için kendilerine kiralandığını, oto kiralama sözleşmesine göre aracın bakım ve kontrollerinin davalı kiralayan şirkete ait olduğunu, bu nedenle şirketin işleten olarak sorumlu tutulamayacağını savunmuştur. Mahkemece; toplanan delillere ve alınan bilirkişi raporuna göre, maddi tazminat talebinin kabulü ile davacı ... için 168.421,70 TL, davacı ... için 22.116,92 TL, ... için 18.848,14 TL, ... için 22.168,51 TL, ... için 25.589,88 TL, ... için 38.873,47 TL ve ... için 44.884,26 TL den toplam bakiye 315.313.00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline; manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile davacı eş ... için 35.000,00 tTL davacı çocuklar ..., ..., ... ve ... için 20.000,00'er TL ve ... için 15.000,00 TL den toplam 130.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili davalı .... vekili ve ihbar olunan ...vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 1- İhbar olunan ...vekilinin temyiz itirazları yönünden, mahkeme hükmü, ihbar olunan ... vekiline 09.09.2013 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi, 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra 10.12.2013 tarihinde harç yatırılmaksızın temyiz defterine kaydedilmiştir. Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, Yargıtay’ca da bu yolda karar verilebileceğinden, ihbar olunan ..... tarafından süresinden sonra verilen temyiz dilekçesinin reddi gerekmiştir. 2-Davacılar vekilinin temyiz itirazları yönünden; davacılar vekili tarafından davacı çocuklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... için ayrı ayrı 30.000,00'er TL manevi tazminat talebinde bulunulmuş, manevi tazminat yönünden davanın kısmen kabulü ile davacı çocuklar ..., ..., ... ve ... için 20.000,00'er TL ve ... için 15.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmiş; davacı çocuk ... yönünden manevi tazminata ilişkin olumlu yada olumsuz bir karar verilmemiştir.Bu hususun gözardı edilmesi hatalı görülmüş ve davacılar lehine bozma nedeni yapılmıştır. 3-Davalı .... vekilin temyiz itirazlarına gelince, a)2918 sayılı KTK'nu hükümlerine göre, trafik kaydı "işleteni" kesin olarak gösteren bir karine değilse de, onun kim olduğunu belirleyen güçlü bir kanıt niteliğindedir. Ancak, trafik kaydına rağmen işletenliğin 3. kişi üzerinde bulunmasını engelleyen bir yasa hükmü yoktur. Aynı Yasanın 3. maddesinde "işleten: araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama,ariyet veya rehin gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak, ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır" şeklinde tanımlanmıştır. Aynı kanunun 85. maddesinde ise, "Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen şirket ile işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar" hükmüne yer verilmiştir.Bu yasal düzenleme karşısında, kazaya karışan araçların meydana getirdikleri zararlardan araç sahiplerinin hukuken sorumlu olacağı ilkesi benimsenmiş ise de, araç malikleri tarafından kimseye devir edilmesi halinde (kısa bir süre için kiralanmaması kaydıyla) artık üzerindeki fiili hakimiyeti kalmaması ve bu sebeple ekonomik yönden de bir yararlanma olanağının kalktığı durumlarda, o araca kaza sırasında fiili hakimiyeti altında bulunduruan ve ondan iktisaden yararlanan kimsenin işleten sıfatıyla meydana gelen zarardan sorunlu tutulması gerekir. Bunun sonucu olarakta, araç maliki sorumlu tutulmamalıdır. Gerek doktrinde, gerekse Yargıtay'ın uygulamalarında, kiracının işleten sıfatının belirlenmesinde, kira sözleşmesinin uzun süreli olması, araç üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma unsurlarının birlikte bulunması gerekmektedir. Somut olayda, kazaya karışan ... plkalı aracın poliçe bilgileri ve kaza tarihindeki sahiplik bilgilerine göre davalı ...' ye ait olduğu, 26.03.2010 tarihli, 36 ay süreli oto kiralama sözleşmesi ile ihbar olunan ....'ye kiralandığı ve aracın 11.06.2010 tarihinde ihbar olunan bu şirkete teslim edildiği anlaşılmaktadır. Uzun süreli kira sözleşmeleri işleten sıfatını değiştirir. Bu durumda davalı ....'nin kaza tarihinde işleten sıfatının bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli bulunmamıştır.b) Somut olayda; iş bu davadan önce aynı davacılar tarafından karşı aracın zorunlu mali mesuliyet sigorta şirketi olan dava dışı Mapfre Sigorta AŞ aleyhine ...Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/467 esas sayılı dosyasında destekten yoksun kalma tazminatı davası açıldığı, yargılama sonunda davanın kabulü ile davacı eş ... için 86.197,56 TL, ... için 11.386,96 TL, ... için 9.704,02 TL, ... için 11 413,52 TL, ... için 13.175,02 TL, ... için 20.014,12 TL ve ... için 23.108,80 TL den toplam 174.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 1.000,00 TL cenaze giderinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verildiği, kararın temyiz edilmeden 06.12.2012 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktdır. Eldeki davada mahkemece, ayrıca aktüer raporu alınmadan, bahsi geçen ve sigorta aleyhine açılan davada Av..... tarafından hazırlanan 17.03.2011 tarihli rapora göre hüküm kurulduğu görülmüştür. Mahkemece davalısı farklı olan bir dosyada aldırılan aktüer raporuna göre hüküm kurulması doğru görülmemiştir.Bu halde mahkemece, ilk davada iş bu davanın davalıları taraf olmadığından önceki dosyadaki Av..... tarafından hazırlanan rapor tarihine göre hazırlanacak yeni bir aktüer rapor alınmalı, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller bir arada değerlendirilip sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Tüm bu ndenlerle yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiş ve davalı .... lehine bozma nedeni yapılmıştır.c-Bozma nedenine göre davalı...vekilinin manevi tazminat ve kusura yönelik temyiz itirazlarının incelemesine şimdilik gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle İhbar olunan ... vekilinin temyiz itirazlarının süre yönünden reddine, (2)numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacılar yararına, (3-a ve b)numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ....vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı .... lehine BOZULMASINA; (3-c) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı .... vekilin manevi tazminat, kusur konusundaki ve sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar, davalı....ve ihbar olunan ...'ye geri verilmesine 05.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.