Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6499 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 6691 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret MahkemesiTARİHİ : 30/06/2011NUMARASI : 2008/945-2011/471Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili, davalı borçlu C ve C Gıda İnş. Tur.ith. İhr. San. Nak. Tic.Ltd.Şti'nin alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla 31.10.2008 tarihinde adına kayıtlı yedi aracı davalı S.Gıda Dağıtım Tur. Oto. İnş. İth. İhr.san. ve Tic.Ltd. Şti.'ne sekiz aracı davalı Y.. K..'a sattığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufların iptalini talep etmiştir.Davalı borçlu şirket vekili, davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı olmadığından davaların tefriki gerektiğini,takip konusu senedin teminat amaçlı verildiğini ve bu konuda açtıkları menfi tespit davasının sonucunun beklenmesi gerektiğini,aciz belgesi sunulmadığını,araçların gerçek bedelle satıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Davalı S.Gıda Dağıtım Tur. Oto. İnş. İth. İhr.san. ve Tic.Ltd. Şti.vekili, dava konusu araçları gerçek değeriyle aldıklarını ve bedelini banka aracılığıyla ödediklerini belirterek müvekkili hakkındaki davanın tefrik edilerek reddini savunmuştur.Davalı Y.. K.. vekili, müvekkilinin ailesi ile birlikte galeri işi yaptığını borçludan aldıkları on araç için banka aracılığıyla 196.703,50 TL ödeme yaptıklarını belirterek davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre, davalı S. Gıda Dağıtım Tur. Oto. İnş. İth. İhr.san. Ve Tic.Ltd. Şti. ile davalı borçlu şirket arasındaki organik bağ nedeniyle adı geçen şirketler arasındaki dava konusu yedi aracın satışına ilişkin tasarrufun İİK 280.madde gereğince iptaline, davalı Y.. K..'a satışı yapılan dava konusu sekiz araca ilişkin tasarruf yönünden ise araçların satış bedeli ile bilirkişi tarafından belinlenen değer arasında fahiş fark bulunmadığı, araç bedellerinin banka aracılığıyla ödendiği ve adı geçen davalının kötüniyetli olduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davalı Y.. K.. aleyhine açılan davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiş; Dairemizin 8.5.2012 tarihli kararı ile eksik dosyaların ve belgelerin temini için dosyanın geri çevirmesine karar verilmiş, Mahkemece 14.6.2013 tarihli ek kararla davacı tarafından HUMK'nun 434/3.maddesi gereğince kesin süre içinde dosyaların celbi ve temyize sevk giderlerinin depo edilmemesi nedeniyle davacı vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmiş; ek karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Somut olayda yerel Mahkemenin 30.6.2011 tarihli kararı davacı I. Bank AŞ.vekili tarafından süresi içinde 15.11.2011 tarihinde temyiz edilmiştir. Dairemizin 8.5.2012 tarihli ilamı ile davacı ile davalıların delil listesinde yer alan takip dosyası, takip konusu alacağa ilişkin kredi sözleşmesi ve ilgili mahkeme kararlarının temini için dosyanın geri çevrilmesine karar verilmiş;mahkemece davacı I. Bank AŞ.vekiline ilgili dosyaların celbi ve dosyanın gönderilmesi için 250.000 TL yatırması konusunda muhtıra çıkarılmış davacı vekilinin 9.5.2013 tarihinde tebliğ aldığı muhtıra gereğini yerine getirmediği için 14.6.2013 tarihli ek kararla temyiz isteğinin reddine karar verilmiştir.Dosya kapsamından davacı I. Bank AŞ'nin anılan dava dosyası ve alacağı 9.5.2012 tarihinde S.. A...'ne (yeni ünvanı İstanbul V. Yönetim AŞ) temlik ettiği anlaşılmaktadır. I. Bank AŞ'nin muhtıranın tebliğ edildiği tarih itibarıyla davacı sıfatı kalmadığından ve temlik alacaklısı S.. A...'ne(yeni ünvanı İstanbul V. Yönetim AŞ) yeni bir muhtıra gönderilmediğinden 9.5.2013 tebliğ tarihli muhtıranın sonuç doğurduğundan bahsetmek mümkün görülmemiştir. Temlik alacaklısı davacı S.. A... (yeni ünvanı İstanbul V. Yönetim AŞ) vekili tarafından 9.7.2013 tarihli PTT gönderisi ile muhtıra gereği 250.00 TL'nin mahkemeye gönderildiği anlaşıldığından yerel Mahkemenin 14.6.2013 tarih 2008/945 esas 2011/471 karar sayılı ek kararının bozulması gerekmiştir.Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.Mahkemece davalı Y.. K..'a satışı yapılan 8 araç yönünden bedel farkı bulunmadığı ve davalı Yavuz'un kötüniyetli olduğu ispatlanamadığından hakkındaki davanın reddine karar verilmiş ise de verilen karar dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna uygun düşmemektedir. İİK'nun 280/1 maddesi, malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler borçlunun içinde bulunduğu mali durumun ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde iptal tabi olduğu, aynı maddenin 3.ve son fıkrasında da ticari işletmenin veya işyerindeki mevcut ticari emtianın tamamını veya mühim bir kısmını devir veya satın alan yahut bir kısmını iktisapla beraber işyerini sonradan işgal eden şahsın, borçlunun alacaklıların ızrar kastını bildiği ve borçlununda bu hallerde ızrar kastıyla hareket ettiği kabul olunur. Bu karine ancak iptal davasını açan alacaklıya devir satış veya terk tarihinden itibaren en az üç ay evvel keyfiyetin yazılı olarak bildirildiğini veya ticari işletmenin bulunduğu yerde görülebilir levhaları asmakla beraber Ticarat Sicil Gazetesiyle; bu mümkün olmadığı takdirde bütün alacaklıların öğrenmesini temin edecek şekilde uygun vasıtalarla ilan olunduğunu ispatla çürütülebilir hükmünü içermektedir.Somut olayda davalı borçlunun aynı gün içinde on yedi araçtan 10 adetini davalı Yavuz'a, (Yavuz açısından sekiz araç için dava açılmıştır)yedi aracı da davalı S. Gıda Ltd.Şti'ne devretmesi hayatın olağan akışına uygun olmadığı gibi bu durumun davalı Yavuz'un borçlunun durumunu ve amacını bilebilecek kişilerden olduğunun kabulünü zorunlu kıldığı, ayrıca davalı borçlunun 10 aracı davalı Yavuz'a aynı gün devretmesinin ticari emtianın mühim bir kısmının devri mahiyetinde olduğunun kabulü ile davalı borçlu tarafından davalı Yavuz'a satışı yapılan dava konusu sekiz araç yönünden de davanın İİK 280/1,3,son madde gereğince kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetli görülmemiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazların kabulü ile yerel Mahkemenin 14.6.2013 tarih 2008/945 esas 2011/471 karar sayılı ek kararı ile 30.6.2011 tarihli asıl kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 29.4.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.