Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6266 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 20408 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacılar vekili, davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın, müvekkillerinin desteği ..içinde yolcu olarak bulunduğu esnada karıştığı tek taraflı trafik kazasında desteğin hayatını kaybettiğini ileri sürerek, davacı.. için 15.000,00 TL, davacı çocuklar için 5.000,00'er TL, manevi tazminat ile davacı .. için 3.000,00 TL, destekten yoksun kalma tazminatı ile 450 TL, cenaze giderinin yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekilleri, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre davanın kısmen kabulü ile davacı .. için 1.298,44 TL, maddi tazminatın 09.12.2011 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsiline, ..için 10.000,00 TL, diğer davacılar için 3.000,00'er TL, toplam 28.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2-Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K.nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacılar için takdir olunan manevi tazminatların az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. 3-Davacılar vekili, dava dilekçesinde talep edilen manevi tazminat için yasal faizi talep etmiş olduğundan hükmedilen manevi tazminata kaza tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerekirken bu hususta olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi de doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 30/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.