Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6145 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 21142 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı sigorta şirketi vekili, davalılar vekili ve ihbar olunan Axa Sigorta AŞ. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı sigorta şirketi vekili; davalıların maliki ve kiralayanı bulunduğu Güven Çarşısının 82, 84 ve 86 numaralı bölümünde 18.01.2006 tarihinde meydana gelen yangının sirayeti sonucunda, müvekkiline iş yeri sigorta poliçesi ile sigortalı olan dükkanların hasarlandığını, davalıların zarara neden olan dükkanın maliki ve kiralayanı olmaları nedeniyle zarardan sorumlu olduklarını belirterek, hasar nedeniyle 13.3.2006 tarihinde sigortalıya ödenen 85.000 TL'nin ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalılar vekili; yangının müvekkillerinin kiracısı olan Müslüm'ün ağır kusurundan kaynaklanması nedeniyle müvekkilinin iş yerinde çıkan yangınla davacının sigortalısının zararı arasında illiyet bağı olmadığını, hasar bedelinin fahiş olduğunu öne sürerek, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece; davanın kabulüne, 85.000 TL'nin 13.03.2006 ödeme tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir..Hükmüne uyulan, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 14.10.2010 tarihli, 2008/13009 Esas, 2010/10238 Karar sayılı bozma ilamında; "... Dava konusu olayda, yangının çıkış nedeni, sorumlusunun kim olduğu, bina malikinin sorumluluğunu kaldıran (sebep sonuç ilişkisini kesen “zarar görenin ağır kusuru”, “3. şahsın ağır kusuru” veya “mücbir sebep”) bir hal olup olmadığı, davalı tarafın sorumlu olması halinde davacı tarafın isteyebileceği tazminat miktarının tespiti açısından konularında uzman teknik bilirkişilerden oluşan heyetten rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, Yargıtay bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; elektrik elektronik mühendisi, makine mühendisi ve sigorta hukukçusundan oluşan bilirkişi heyetinden alınan 2.8.2012 tarihli bilirkişi raporu benimsenerek, hasar tutarının 85.000 TL olduğu ve yangının oluşumunda dava dışı kiracı ...'ın %60, davalıların %40 oranında kusurlu oldukları gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 34.000 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı sigorta şirketi vekili, davalılar vekili ve ihbar olunan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Davanın taraflarını davacı ve davalılar oluşturmakta olup, davanın tarafları dışında kararın temyizi ancak ilgili aleyhine hüküm kurulmuş olması halinde sözkonusudur. Bu bakımdan ...nin davada ihbar olunan sıfatı dışında başkaca bir sıfatı bulunmayıp aleyhine hüküm de oluşturulmadığından hükmü temyiz etmekte hukuki yararı bulunmadığı anlaşılmakla, ihbar olunan vekilinin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde, özellikle dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.3-Dava, işyeri sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.818 sayılı BK.'nun 50 ve 51. maddeleri (6098 sayılı TBK. madde 61 ve 62) ile müteselsil sorumluluk esaslarına göre; birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır..Müteselsil sorumlulukta kural olarak, borçlulardan her biri, 818 sayılı BK.'nun 141 ve 142. maddelerine (6098 sayılı TBK. madde 162 ve 163) göre, borcun tamamından sorumludur. BK.'nun 146. (6098 sayılı TBK. madde 167) maddesi uyarınca, sorumluluların iç ilişkide, kusur oranına göre birbirlerine rücu hakları da mevcuttur.Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda somut olaya bakıldığında; davalıların maliki, dava dışı ...'ın kiracısı olduğu dükkan niteliğindeki bağımsız bölümlerde çıkan yangının sirayeti sonucu davacıya sigortalı iş yerinin hasar gördüğü sabittir. Bu İtibarla, davalılar ile dava dışı kiracı ...'ın zarara neden olan olaydan birlikte sorumlu oldukları, kusur oranlarının belirlenmesinin olayda tamamen kusursuz olan davacı ve sigortalısı yönünden herhangi bir önem arz etmediği, zarara neden olanların BK.'nun 50. maddesi (6098 sayılı TBK. madde 61) gereğince birlikte, zararın tamamından müteselsilen sorumlu tutulmaları gerektiği göz önünde tutulmaksızın, mahkemece davalıların %40 oranında kusurlu olduklarından bahisle davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, ihbar olunan.. vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı sigorta şirketi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 1.765,54 TL kalan harcın temyiz eden davalılardan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ..ve ihbar olunan ..'ye geri verilmesine, 28.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.