MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili, davalı adına kayıtlı, müvekkili nezdinde trafik sigortalı aracın dava dışı sürücü yönetiminde iken karıştığı kazada, 3.kişiye ait park halindeki aracın hasarlandığını, sigortalı aracın sürücüsünün 2.26 promil (olay anında) alkollü olduğunu, olayda tamamen kusurlu bulunduğunu, kazanın münhasıran alkolün etkisi altında meydana geldiğini, 3.600 TL hasar bedelinin hak sahibine ödendiğini, davalı aleyhinde İstanbul 14.İcra Müdürlüğünün 2012/1890 sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, itiraz üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ve takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, müvekkilinin aracı kaza tarihinden çok önce sürücü ..'a sattığını, satım bedeli karşılığında senet alındığını,..ın senet bedelini ödememesi sebebiyle müvekkili tarafından ... İcra Müdürlüğünün 2012/11438 sayılı dosyasında icra takibi yaptığını, noterde devir işlemi yapılmadığını, sürücü..'ın aracın işleteni olduğunu, aracı kendi nam ve hesabına pazarcılık işinde kullandığını, müvekkilinin işleten olmadığını, karakoldaki beyanında da aracın kendisine ait olduğunu beyan ettiğini, müvekkilinin davacı sigorta şirketi ile davaya konu araçla ilgili poliçe yapmadığını, şifaen ya da yazılı irade beyanında bulunmadığını, davacının müşteri hizmetlerinden poliçenin priminin dava dışı ..'na ait kredi kartı ile ödendiğinin ve bu şahıs tarafından yapıldığının öğrenildiğini, müvekkili adına davacı tarafça düzenlenen ihtarlarda dahi dava dışı ..ın adresinin belirtildiğini, poliçeyi yapan şahsın .. ile bağlantılı olduğunu, müvekkilinin adresi olarak ..'ın adresinin verildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davalının ..İcra Müdürlüğünün 2012/1890 sayılı dosyasına vaki itirazın 3.600 TL üzerinden iptaline, bu miktara takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, takibin bu şekilde devamına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, .. poliçesine ve .. sözleşmesi genel şartlarına dayanılarak, itirazın iptali şeklinde davacı sigorta şirketi tarafından, poliçede sigortalı olarak ismi geçen davalı aleyhine açılan rücuen alacak istemine ilişkindir. 2918 sayılı KTK'nun 95/2.maddesi uyarınca, sigorta sözleşmesinden veya sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerinden doğan nedenlerle sigortacının tazminat yükümlülüğünün azaltılması ve kaldırılmasına ilişkin haller sigortacı tarafından 3.kişilere karşı ileri sürülemeyeceğinden, sigortacı zarar görene ödeme yaptıktan sonra tazminatın kaldırılması ya da indirilmesini sağlayabileceği oranda kendi sigorta ettirenine rücu edebilecektir. Buna karşın sigortacı aynı nedenleri sigorta ettirene karşı ileri sürebilir. Başka bir deyişle, sigortacının 3.kişiye karşı ileri süremeyeceği hususları sigorta ettirene karşı ileri sürebileceği veya ileri sürmesi gereken hususlardır. Yine ZMSS Poliçesi Genel Şartlarının 4/d maddesi gereğince, hasarın teminat dışı sayılması için, araç sürücüsünün münhasıran alkolün etkisi altında trafik kazasına yol açması gerekir.Somut olayda, davacının zorunlu mali sorumluluk sigortacısı, davalının da sigortalısı olduğu aracın dava dışı alkollü sürücü yönetiminde iken sebebiyet verdiği kazada karşı araç malikine ödenen 3.600 TL hasar bedeli ve ferilerinin .. Genel Şartlarının 4/d maddesi gereğince davalı sigortalıdan rücuen tahsili istemiyle dava açılmıştır.Davalı vekili, müvekkili ile davacı arasında poliçe düzenlenmediğini, müvekkilinin bu konuda yazılı ya da şifai irade beyanının olmadığını, davacının müşteri temsilciliğinden, poliçeyi 3.kişinin yaptırdığını ve primini ödemediğini haricen öğrendiklerini, müvekkilinin aracı kaza tarihinden önce aracın sürücüsü olan ..k'a haricen sattığını, karşılığında senet düzenlendiğini, senet bedeli ödenmeyince.. aleyhinde icra takibi yapıldığını, davacı tarafça müvekkiline gönderilen ihtarlarda dahi ..'ın adresinin, müvekkilinin adresi gibi gösterildiğini, poliçeyi yaptıranla Ayhan arasında bağlantı olmalı ki .. ait adresin davacıya verildiğini, ..n müvekkilinin rızası dışında senetler ödenmeyince kendisinden geri alınan ve hurdaya çıkması için evin yakınındaki boş arsaya bırakılanaracı alıp kullandığını ve kaza yaptığını, müvekkili ile ilgisinin olmadığını, Cumhuriyet Savcılığına şikayette bulunduklarını hazırlık evrakının derdest olduğunu, olaydan ödeme emrinin tebliği ile haberdar olunduğunu, poliçeyi yapanın araştırılması gerektiğini savunmuş, mahkemece bu hususlar araştırılmadan davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dava dışı .., olayın akabinde karakolda verdiği ifadesinde, kamyonet ile pazarcılık yaptığını, olay tarihinde kazayı kendisinin yaptığını beyan etmiştir... hakkında alkolün etkisi altında araç kullanmak suçundan.. Sulh Ceza Mahkemesinin 2010/1521-2011/885 sayılı dosyasında dava açılmış; suçu sabit görülerek mahkumiyetine karar verilmiş ve hükmün açıklanması geri bırakılmıştır. Bu hüküm itiraz edilmeden 13.09.2011 tarihinde kesinleşmiştir...'ın iddianamede belirtilen adresi itibariyle, davalı ... adına davacı tarafça 3.kişiye ödenen tazminatın rücuen ödenmesi için ihtar gönderilmiştir.Uyuşmazlık, taraflar arasında sözleşme ilişkisinin kurulup kurulmadığı, davalının, davacı tarafın akidi olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK'nu hükümlerine göre, sigorta sözleşmesi hiçbir şekle tabi tutulmamıştır. Sigorta ilişkisinin doğması için sigortacı ile sigorta ettirenin sözleşmenin zorunlu unsurları üzerinde yazılı veya sözlü olarak anlaşmaları yeterlidir. Bütün sözleşmeler gibi sigorta sözleşmeleri de iki tarafın karşılıklı ve birbirine uygun irade beyanları ile oluşur. Sigorta poliçesi taraflar arasında bir sözleşmenin bulunduğunu ispata yarar. Poliçenin bulunmadığı hallerde ise 6100 sayılı HMK'nın 200.maddesi hükümlerine göre ticari defterler, tarafların beyanları vs. gibi delillerden yararlanılarak sözleşmenin varlığı ispatlanabilir.6102 sayılı TTK'nun 1423/1. maddesinde "sigortacı ile acentesinin sigorta sözleşmesinin kurulmasından önce gerekli inceleme süresi de tanınmak şartıyla kurulacak sigorta sözleşmesine ilişkin tüm bilgileri sigortalının haklarını, sigortalının özel olarak dikkat etmesi gereken hükümleri, gelişmelere bağlı bildirim yükümlülüklerini sigorta ettirene yazılı olarak bildireceği" düzenlenmiş,5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 11/3.maddesinde "sigorta şirketleri ve sigorta acenteleri tarafından gerek sözleşmenin kurulması, gerekse sözleşmenin devamı sırasında sigorta ettiren, lehtar ve sigortalıya yapılacak bilgilendirmeye ilişkin hususların yönetmelikte düzenleneceği" öngörülmüşAnılan yasa hükmüne dayanılarak... Müsteşarlığınca çıkarılan ve 28.10.2007 günlü Resmi Gazetede yayınlanan Sigorta Sözleşmelerinde Bilgilendirmeye İlişkin Yönetmeliğin 5.maddesinde, "sigortacının bilgilendirme yükümlülüğünün sigortacı tarafından sigorta ettirene ve sigorta sözleşmesine taraf olmak isteyen kişilere karşı sözlü ve yazılı şekilde yerine getirileceği bilgilendirmenin yazılı yapılmasının esas olduğu, sigortacının asgari bilgilendirmenin yapıldığını ispatla yükümlü bulunduğu, bilgilendirme yükümlülüğünün sigorta sözleşmesinin kurulmasından önce başlayacağı ve sözleşmenin geçerli olduğu süre içinde de devam edeceği, sigortacının dürüstlük ilkeleri çerçevesinde davranmak, sigorta ettireni yanıltıcı her türlü hal ve davranıştan kaçınmak zorunda bulunduğu", Yönetmeliğin 7.maddesinde, "bilgilendirme yükümlülüğünün gereği gibi yerine getirilmemiş, bilgilendirme formu gereği gibi teslim edilmemiş veya bilgiler gerçeğe aykırı düzenlenmiş ise bu hallerden herhangi birinin sigorta ettirenin kararına etkili olmuş ise sigorta ettirenin sigorta sözleşmesini feshedebileceği ve uğradığı zararının tazminini de talep edebileceği", Yönetmeliğin 8. maddesinde, "bilgilendirme formu içeriğinden aktedilecek sözleşmeye ilişkin genel uyarılar, sözleşme ile verilen teminatlar, sözleşmeye eklenebilecek özel hükümlür...vs. bulunacağı", Yönetmeliğin 9.maddesinde "bilgilendirme formunun en az 2 nüsha düzenlenerek sigortacı tarafından kaşelenip imzalandıktan sonra bir nüshasının sözleşmeye taraf olmak isteyen kişiye imza karşılığı verileceği, imzanın sigorta ettirenin sigorta sözleşmesi ve işleyişi hakkında bilgi sahibi olduğu hususunda aksi ispat edilebilir karine teşkil edeceği" öngörülmüştür.Somut olaya dönüldüğünde; Davacı, .. poliçesinin akidinin davalı olduğunu, poliçenin davalı tarafından düzenlendiğini iddia etmekte, davalı vekili ise poliçenin müvekkilinin iradesi dışında 3.kişi tarafından düzenlendiğini, müvekkili ile davacı arasında söz konusu poliçenin düzenlenmediğini savunmaktadır.Davalının savunması, sigorta poliçesinin inkarını içermektedir. Sigorta akitlerinin şekle tabi olmaması, poliçenin sadece tarafların hak ve yükümlülüklerini gösteren bir ispat aracı olması karşısında, poliçenin davalı tarafından düzenlendiği hususunun davacı tarafça 6100 sayılı HMK'nın 200.(mülga 1086 sayılı HMK'nun 288) vd. maddesi uyarınca kesin delillerle ispatlanması gerekir.Dosyaya mübrez tüm poliçe ve nüshaları davacı sigorta şirketince ibraz edilmiş olup, davalının savunmasında belirttiği gibi poliçede davalı sigortalının imzası bulunmamaktadır. .. poliçesinin, Sigorta Sözleşmelerinde Bilgilendirmeye İlişkin Yönetmelik hükümlerine göre düzenlendiği konusunda sigortalının imzasını içeren bilgilendirme formları da ibraz edilmiş değildir.Bu durumda mahkemece, davalı vekilinin savunmasında dava dışı ..aleyhinde müvekkilince yapıldığı bildirilen icra takip dosyası ile Cumhuriyet Savcılığına şikayetiyle ilgili hazırlık evrakının dava açılmışsa dava dosyasının getirilmesi, daha sonra ispat külfeti kendisine düşen davacı sigorta şirketine..poliçesinin davalı tarafça düzenlendiğine ilişkin savunmasını ispat zınmında, davalının imzasını içeren poliçe aslını veya poliçenin yönetmelik hükümlerine uygun düzenlendiğine ilişkin davalının imzasını içeren bilgilendirme formunu ibraz etmesi, davacının davalının poliçenin akidi olduğuna ilişkin tüm kesin delillerini sunması, gerekirse davacı sigorta şirketi ile poliçeyi düzenleyen acentenin tüm ticari defter ve kayıtlarında, poliçenin davalı tarafından düzenlenip düzenlenmediği hususunun da konusunda uzman bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılması, davacının delil listesinde ilgili yasal ve takdiri delillere dayanması nedeniyle davalıya yemin teklif etme hakkının davacıya hatırlatılması, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde savunma üzerinde durulmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı lehine BOZULMASINA, bozma sebebine ve şekline göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 16/04/2015 gününde Başkan ... ve Üye..ın karşı oyu ve oybirliğiyle karar verildi.