Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5693 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 17854 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili, müvekkilinin desteğinin davalıya zorunlu mali sorumluluk sigortalı araçta yolcu iken gerçekleşen tek taraflı kazada öldüğünü açıklayıp ıslah ile artırılan 57.967,86 TL'nin davalıya başvuru tarihinden itibaren yasal faiz ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kabulü ile 57.697,86 TL'nin kaza tarihinden itibaren yasal faiz ile tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. 2918 sayılı KTK.’nun 99/1. ve .. Genel Şartları’nın B.2.b. maddesi uyarınca, sigorta şirketinin tazminatı ödeme yükümlülüğü kendisine riziko ihbarı yapıldıktan itibaren 8 işgünü sonunda başlar. Somut olayda, dosya kapsamından davalı sigorta şirketine bu yönde bir müracaat olup olmadığı belli değildir. O halde mahkemece, davacı vekilinden usulüne uygun olarak başvurusu olup olmadığının sorulması, başvuru mevcutsa başvurunun tebliğine ilişkin belgesi istenip, ibraz edildiğinde tespit edilecek tarihe 8 iş günü eklenmek suretiyle bulunacak tarihten itibaren davalı sigorta şirketinin faizden sorumlu tutulması, başvuru yoksa en erken dava tarihinde temerrüde düşürüldüğünün kabulü ile, dava tarihinden itibaren faizden sorumluluğuna hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde olay tarihinin esas alınması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 3-Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda desteğin ölmeden önce eşinden boşandığı, gelirinden davacı çocuğa ayıracağı pay oranının %40 olacağı kabul edilerek hesaplama yapılmış ve buna göre tazminata karar verilmiştir. Destek, davacı çocuğun annesi olup, annesinin ölümü ile bakımı ve velayeti babası ...'a geçmiştir. Türk Medeni Kanunu'na göre kural olarak, ana-baba çocukları reşit oluncaya kadar onlara bakmakla yükümlüdür. Davacı küçük çocuğa annesi destek olacağı gibi baba da çocuğun bakımına gelirinden bir miktar pay ayıracaktır. Bu durumda mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda desteğin davacı çocuğa ayıracağı pay oranı bir miktar fazla olup, davacı küçüğe desteğin dışında babasının da pay ayıracağı gözetilerek daha makul düzeyde pay ayrılarak bilirkişiden bu konuda ek rapor alınması ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 ve 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 9.4.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.