MAHKEMESİ : Şavşat İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 17/07/2012NUMARASI : 2012/7-2012/9 Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı 3.kişi vekili, İstanbul 24.İcra Müdürlüğü'nün 2009/39064 sayılı takip dosyasından 1.6.2012 tarihinde haczedilen merkullerin müvekkiline ait olduğunu, haciz adresinin haciz tarihinden üç yıl önce eşyalı olarak borçluya kiraya verildiğini ileri sürerek haczin kaldırılmasını talep etmiştir.Davalı alacaklı haczin borçlunun adresinde yapıldığını, mülkiyet karinesinin alacaklı yararına olduğunu, aksinin davacı 3.kişi tarafından ispat edilmesi gerektiğini, davacının dayandığı belgelerin her zaman düzenlenebilecek nitelikte olup karine aksini ispata yeterli olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece dava konusu malların bir kısmının 18.5.2009 tarihli kira sözleşmesi ile borçluya kiraya verildiği, mülkiyet karinesi aksinin bu mallar yönünden ispat edildiği, sözleşmede yer almayan mallar yönünden ise ispat edilemediği gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddine, bir kısım mallar üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekilince temyiz edilmiştir.Dava, 3.kişinin İİK'nun 96 vd.maddelerine dayalı istihkak davasına ilişkindir.Haciz 11.6.2012 tarihinde borçlunun huzurunda yapılmıştır. İİK'nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi borçlu dolayısıyla alacaklı yararınadır. Bu yasal karinenin aksi davacı 3.kişi tarafından güçlü ve inandırıcı delillerle ispat edilmelidir. Mahkemece istihkak iddiasında bulunan davacı 3.kişinin mahcuz ev eşyalarını borçluya adi yazılı kira sözleşmesine dayalı olarak kiraladığı ve mülkiyetin davacı 3.kişiye ait olduğu gerekçesiyle sözleşmede yazılı mallar yönünden davanın kabulüne (kısmen kabul) karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya içeriğine uygun düşmemektedir. Gerçekten de borçlunun haciz mahalli olan evde ikamet ettiği tartışmasızdır. Kanıt olarak ibraz edilen 15.8.2009 tarihli adiyen düzenlenmiş kira sözleşmesinde mesken ile birlikte kiraya verilen eşyalar belirtilmiş ise de bunların ayırt edici özellikleri belirtilmemiştir. Öte yandan davacı 3.kişi, her evde bulunması gereken bu eşyaların kendisine aidiyetine dair herhangi bir belge (fatura vs) ibraz etmemiştir. Sonuç olarak, mahcuzların davacı 3.kişiye kiralandığı yönündeki iddia geçerli sayılamaz. Bu nedenle davanın tüm mahcuzlar yönünden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı alacaklıya geri verilmesine 3.4.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.