Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 461 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 12533 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :..........Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... ...... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:- K A R A R -Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu çekicinin, müvekkillerinin desteği olan Coşkun Balcı'nın kullandığı otomobile çarpması sonucu desteğin ölümüne neden olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davacı anne ... için 3.000,00 TL, davacı baba ... için 2.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının tüm davalılardan, davacı anne ... için 100.000,00 TL, davacı baba ... için 100.000,00 TL, davacı kardeş ... için 75.000,00 TL manevi tazminatın davalılar ......'nden olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile davacı ... için destekten yoksun kalma tazminatı taleplerini 4.908,30 TL'ye yükselttiklerini bildirmiştir.Davalılar, davanın reddini savunmuştur.Yapılan yargılama sonucu, davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm, davacılar vekili ve davalı ... ........ vekili tarafından temyiz edilmiş, Dairemizce hükmün bozulmasına karar verilmiştir.Mahkemece, uyulmasına karar verilen bozma ilamı, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; ödeme nedeniyle konusu kalmadığından maddi tazminat talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, davacı ... ve davacı ... için 50.000,00'er TL, davacı ... için 35.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ......'nden müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ... ....... vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle, manevi tazminatın takdirinde 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 47.maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının, davalı ........ vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2-Davacıların talep ettiği manevi tazminat miktarlarının kısmen reddedilmiş olmasına göre, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'nin 10. maddesinin 2. bendi de dikkate alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalı ......... yararına, ihtiyari dava arkadaşı olan her bir davacı yönünden ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken davalılar için tek ve maktu 1.500,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden temyiz dilekçesindeki taleple de bağlı kalınarak 6100 sayılı HMK'nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nun 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ........ vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ....... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hüküm fıkrasının 3. bendindeki “1.500 TL maktu vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalılar ... ......'ne verilmesine” tümcesinin hükümden çıkarılarak yerine, “davacı ... yönünden 5.018,64 TL, davacı ... yönünden 5.018,64 TL, davacı ... yönünden 3.162,72 TL olmak üzere toplam 13.200,00 TL nispi vekalet ücretinin (1.500 TL'sinde davalı ...'ın hakkı olmak kaydıyla) davacılardan alınarak davalılara verilmesine” tümcesinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18.1.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.