Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4444 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 24903 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı...vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili, müvekkiline kasko sigortalı araçta meydana gelen 8.155,66 TL hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini, davalı sürücünün olay anında 3.30 promil alkollü ve kazanın meydana gelmesinde 8/8 kusurlu olduğunu, davalılar aleyhinde zararın rücuen tazmini için icra takibi yapıldığını, itiraz üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.Davalılar, kusuru, hasar miktarını kabul etmediklerini, davacıya sigortalı otobüs sürücüsünün de kusurlu olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece davanın kabulü ile davalıların ...... İcra Müdürlüğünün 2012/176 sayılı dosyasına yaptıkları itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiş; hüküm, davalı...... tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı.....'ün aşa??ıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Dava, kasko sigorta sözleşmesine ve halefiyete dayanılarak açılan rücuen tazminat istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın 266.maddesi hükmü gereğince "mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamaz."Somut olayda davacı vekili, davalı tarafa ait aracın, müvekkiline kasko sigortalı araca çarparak hasarlanmasına sebebiyet verdiğini, 8.155,66 TL hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini davalılar aleyhinde 8.155,66 TL asıl alacağın ferileriyle birlikte tahsili için icra takibi yapıldığını, davalıların itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek işbu itirazın iptali davasını açmıştır. Davalı taraf kusuru oranında, davacıya sigortalı araçta meydana gelen gerçek zarardan sorumludur. Kusur durumunun tespiti gibi, araçta oluşan gerçek zarar bedelinin yani hasarında konusunda uzman bilirkişi tarafından tespit edilmesi gerekir. Araç hasarının belirlenmesi, hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konulardan değildir.Mahkemece, davacı aracında işbu kaza sebebiyle oluşan gerçek zararın tespiti hususunda hiç inceleme yaptırılmadan, davacı şirket nezdinde düzenlenen ekspertiz raporunda tespit ve davacı tarafça talep edilen 8.155,66 TL hasar olduğu benimsenerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.Bu durumda mahkemece,........ veya..... Müdürlüğü fen heteyinden seçilecek araç hasarı konusunda uzman bilirkişiden, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek, davaya konu trafik kazası sebebiyle davacıya kasko sigortalı araçta meydana gelen hasar bedelinin (gerçek zarar) tespiti hususunda ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli, ekspertiz raporunun da irdelendiği bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru değildir.SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı....'ün sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı.....ün temyiz itirazının kabulü ile hükmün bu davalı yönünden BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı.....'e geri verilmesine 19/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.