Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 4370 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 1959 - Esas Yıl 2009
Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı alacaklı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı (üçüncü kişi), Ankara 10. İcra Müdürlüğü'nün 2007/2717 Esas sayılı dosyasında günü yapılan hacze konu mahcuzların kendisine ait olduğunu, oğlu olan borçluyu 3 yıldır görmediğini ve evlendiğini duyduğunu belirterek istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.Davalı (alacaklı), resmi kayıtlarda borçlunun adresi olarak görünen yerde haczin yapıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece toplanan delillere göre davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı (alacaklı) tarafça temyiz edilmiş, Yargıtay yüksek 21. Hukuk Dairesi'nin 19.06.2008 gün,10970-9571 sayılı ilamı uyarınca dava değerinin 500,00.-YTL olması nedeni ile İİK'nun 363,365/3,Eki 1. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiş; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 10.02.2009 gün,18966 sayılı yazısı uyarınca hüküm "kanun yararına bozulması isteği" ile temyiz edilmiştir.Uyuşmazlık davacı (üçüncü kişi) tarafından İİK'nun 96. vd. maddeleri uyarınca açılmış "istihkak" davası niteliğindedir.Somut olayda yokluğunda yapılan 19.03.2006 günlü hacze ilişkin 103 davet kağıdı da tebliğ edilmeyen borçlunun, istihkak iddiasına karşı tutumu belirlenemediğinden davalı sıfatı ile davaya katılma olanağının sağlanmaması, taraf teşkilinden sonra yargılamaya devamla delillerin değerlendirilmesi gerektiğinin dikkate alınmaması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.Öte yandan kabul ve uygulamaya göre de; istihkak davalarında alacak miktarı ile haczedilen malların değerinden hangisi az ise onun üzerinden hüküm tarihi itibarı yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'ne göre nispi avukatlık ücretine hükmedilmesi ve yine bu değer üzerinden İİK'nun 97/11. maddesi hükmünce,genel hükümler ve basit yargılama usulü uygulanarak,başvurma harcının yanı sıra Harçlar Kanunu'na ekli (1) sayılı Tarife'nin Yargı Harçları başlığını taşıyan bölümünün A)III-1-a) maddesi uyarınca 1/4'i peşin alınmak ve yargılama sonunda dava kabul edildiğine göre geriye kalanı tamamlanmak üzere %054 oranında nispi karar ve ilam harcı alınması gerektiği dikkate alınmadan dava dilekçesinde bildirilen değer üzerinden vekalet ücreti ile karar ve ilam harcının hesaplanması da doğru değil ve bozma nedenidir.O halde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle HUMK'nun 427. maddesi uyarınca hükmün, hukuki sonuçlarına etkili olmamak kaydı ile kanun yararına BOZULMASINA, 18/06/2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.