Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4299 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 2077 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Bucak 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 20/01/2014NUMARASI : 2013/412-2014/18Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine dair verilen ara karar süresi içinde davalı H.. Y.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili, davalı borçlu Ö.. A..'ın alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı ticari aracı 12.11.2012 tarihinde yeğeni davalı H.. Y..'a sattığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufun iptalini talep etmiştir.Davalı borçlu Ö.. A.., dava konusu aracı borçlarını ödemesi şartıyla davalı yeğenine sattığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Davalı H.. Y.. vekili, dava konusu aracın borçlunun borçları üstenilerek alındığını ve ödendiğini, ihtiyati haciz kararı için alınan teminat miktarının düşük olduğunu, 18.11.2013 tarihli ihtiyati haciz kararının infazı üzerine aracın 30.11.2013 tarihinde yakalanarak otoparka bırakıldığını, ihtiyati haciz kararının ancak devrin engellenmesi için verilebileceğini belirterek öncelikle davanın reddini, yakalama kararının kaldırılmasını, ihtiyati haciz kararı için alınan %15 teminatın arttırılmasını, bu talebin kabul edilmemesi halinde takip konusu borcu teminat olarak yatırmalarına, ancak dava sonuna kadar davacıya ödenmemesi için tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.Mahkemece 13.12.2012 tarihli ön inceleme hazırlık tutanağındaki ara karar ile davalı H.. Y.. vekilinin ihtiyati haczin kaldırılmasına ilişkin talebinin 5.12.2013 ve 6.12.2013 tarihli ara karalarla reddedildiği, davanın niteliği gereğince ve İİK 281/2 madde uyarınca verilen ihtiyati haciz kararının alacaklının davasının kabulü halinde alacağına kavuşmasına yönelik hukuki koruma yolu olduğu,bu tür davalarda verilen tedbir kararlarının ihtiyati haciz mahiyetinde olduğu, mahkemece konulan ihtiyati haczin de bu amaçla devamına karar verildiği, ihtiyati haczin aynı zamanda uyuşmazlık konusu araç hakkında tedbir işlevi gördüğü, ihtiyati haczin uygulanmasından kaynaklanan işlemlerin icra müdürlüğünün yetki ve tasarrufunda olduğu, davalının dosya borcunun ödenmesine rağmen davanın konusuz kalmamasına ilişkin talebinin yargılama sonunda nihai kararla hüküm altına alınacağı, davanın ödeme sonucu konusuz kalıp kalmamasının tarafların istemlerine bağlı olmadığı,icra dosyasına yatırılan herhangibir paranın teminatın veyahut dosya borcunun bulunmaması sebebiyle olmayan bir bedel üzerine tedbir konulmasının mümkün olmadığı,dosya borcunu ödeyip ödememe konusunda takdirin davalı tarafta olduğu, mahkemece bu aşamada yapılacak bir işlem olmamakla birlikte davanın konusuz kalıp kalmamasının da yargılama sonunda değerlendirileceği anlaşıldığından davalı H.. Y.. vekilinin ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş; ara karar davalı H.. Y.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Aynı Yasanın 281.maddesinde “Mahkeme, iptal davalarını basit yargılama usulü ile görülüp hükme bağlar ve bu davalara mütaallik itilafları hal ve şartları göz önünde tutarak serbestçe takdir ve halledir. Hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir. Teminatın lüzum ve miktarı mahkemece takdir ve tayin olunur. Şu kadar ki davalının elden çıkarılmış mallar yerine kaim olan kıymete taaluku halinde teminat göstermeksizin ihtiyati haciz kararı verilmez.” hükmün içermektedir.Somut olayda, Mahkemece 21.11.2013 tarihli tensip kararı ile takip konusu 10.000,00 TL alacağın %15 tutarında teminat yatırıldığında HMK'nun 389, İİK'nun 281/2 maddesi gereğince dava konusu 15 PT 125 plakalı araç üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmiş, davacı vekili bu tensip kararını aynı gün İcra Müdürlüğüne ibraz ederek dava konusu araç kaydına ihtiyati haczi ile yakalanma şerhinin işlenmesini talep etmiştir. Aracın trafik kaydına 22.11.2013 tarihinde ihtiyati haciz ve yakalama şerhi düşülerek araç 30.11.2013 tarihinde yakalanarak otoparka çekilmiştir. Davalı H.. Y.. vekili 3.12.2013 tarihli dilekçesi ile İcra Müdürlüğüne başvurarak yakalama şerhinin kaldırılmasını talep etmiş; icra müdürlüğü 4.12.2013 tarihli kararı ile yakalama işleminin ihtiyati haciz şerhinin devamı mahiyetinde olduğunu ve ihtiyati haciz ve yakalama şerhinin ancak kararı veren mahkemece kaldırılabileceğini belirterek talebin reddine karar vermiştir. Bunun üzerine davalı H.. Y.. vekili Mahkemeye verdiği 6.12.2013 ve 11.12.2013 tarihli dilekçeleri ile araç üzerindeki yakalama ve ihtiyati haciz kararının uygun bir teminatla veya borcun tamamının depo edilmesi karşılığı (yatırılacak paranın dava sonuna kadar tedbiren alacaklıya ödenmemesi koşulu ile) kaldırılması istemiş mahkemece bu talep de 13.12.2013 tarihli ara kararla yukarıda belirtilen gerekçe ile reddedilmiştir.Mahkemece İİK 281/2 madde gereğince verilen ihtiyati haciz kararı davanın kabulü halinde davacının dava konusu şey üzerinden alacağını tahsil etmesine imkan sağlayan ve dava konusu şeyin devrini engelleyen veya dava konusu şeyin devri halinde devralan 4.kişinin iyiniyet iddiasını bertaraf eden tedbir niteliğinde bir karardır. İİK Yasanın 264/3 maddesi ise ihtiyatî haciz kararının, davanın mahkemede görüldüğü sırada konulması halinde esas hakkında verilecek hükmün mahke­mece tebliğinden itibaren bir ay içinde alacaklının takip talebinde bulunmaya mecbur olduğu hükmünü içermektedir. Mahkemece verilen ihtiyati haciz kararı davanın kabulü üzerine yeni bir takibe konu yapılmayıp dava konusu alacağa ilişkin takip dosyası üzerinden bir ay içinde infaz edilebilecek bir karardır. Bu durumda Mahkemece dava konusu araç üzerine 22.11.2013 tarihinde konulan yakalama şerhinin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve yukarıdaki yasal düzenlemelere uygun olmayan gerekçe ile davalı 3.kişi vekilinin talebinin reddi isabetli görülmemiştir.Kabule göre de, davalı 3.kişi tarafından takip konusu alacağın Mahkeme veya icra dosyasına depo edilmesi halinde verilen ihtiyati haciz kararının depo edilecek para üzerine konulması ve dava sonuna kadar davacı alacaklıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesi, yani tedbir kararının değiştirilmesinde yasal bir engel bulunmadığından bu konudaki mahkemenin ret gerekçesi de yerinde görülmemiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı H.. Y.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı H.. Y..'a geri verilmesine 25.3.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.