MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili; davalılara ait işyerinde çıkan yangının komşu olan müvekkiline işyeri sigorta poliçesiyle sigortalı işyerine sıçradığını, yangın neticesinde sigortalıya hasar ödemesi yapıldığını, yangının davalılara ait işyerinde elektrikli cihazlara giden kablolarda meydana gelen ark neticesinde çıktığını belirterek 51.354,56 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.Davalılar vekili; sözkonusu işletmenin müvekkili ... adına faaliyet gösterdiğini, müvekkili ...'nin işletmenin ortağı ya da maliki olmadığını, müvekkilinin işyerinde kiracı olduğunu, yangının müvekkilinin faaliyetlerinden kaynaklanmadığını, yangının çıkmasında kusurlarının bulunmadığını, elektrik kontağından çıkan yangından sorumlu olmadıklarını belirterek davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece; iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, işyeri sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 49. maddesinde kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren kişinin, bu zararı gidermekle yükümlü olduğu hüküm altına alınmıştır.Somut olayda, yangının davalılara ait işyerinde çıktığı ve sigortalı işyerine sirayet ettiği her iki tarafın da kabulündedir. Yine söz konusu yangının elektrik kontağından çıktığı hususunda uyuşmazlık yoktur. Mahkemece alınan bilirkişi raporu da bu yöndedir. Bu durumda davalılar, yangın neticesinde meydana gelen zarardan sorumludurlar. Mahkemece, biilirkişi heyetinden alınan raporda zarar miktarına ilişkin her hangi bir inceleme yaptırılmadığından söz konusu rapor hüküm kurmaya yeterli değildir. Mahkemece, zararın tespiti hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılıp denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 12.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.