MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davalı ... ve davalı sigorta şirketi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili; müvekkili ...’in eşi ... ve oğlu ...’ın 1.11.2011 tarihinde davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın kusuruyla sebebiyet verdiği kazada vefat ettiğini, kazaya sebebiyet veren ... plaka sayılı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasının bulunmadığını, bu nedenle davalı Güvence Hesabının sorumlu olduğunu, meydana gelen kaza nedeniyle müvekkili ...'in aynı anda hem eşini hem oğlunu kaybettiğini, diğer davacıların da aynı şekilde annelerini ve erkek kardeşlerini kaybettiklerini, bu olayın müvekkillerini derinden üzdüğünü belirterek, asıl davada; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik ...’in eşi ... için 1.500 TL, oğlu ... için 1.000 TL, diğer müvekkillerinin anneleri ... için 1.000'er TL, kardeşleri ... için 500'er TL olmak üzere toplam 10.000 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle davalı Güvence Hesabı'ndan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 19.4.2013 tarihinde talebini, ... için eşi ... yönünden 66.047,50 TL, oğlu ... yönünden 19.368,83 TL; ... için ... yönünden 8.111,40 TL, ... için ... yönünden 15.229,22 TL, ... için ... yönünden 1.147,12 TL, ... için ... yönünden 3.662,75 TL'ye yükseltmiştir.Birleştirilen .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/144 E. sayılı davasında; davacı ...'in eşi ... yönünden 60.000 TL, oğlu ... yönünden 40.000 TL; diğer müvekkillerinin, anneleri ... yönünden 15.000'er TL, kardeşleri ... yönünden 5.000'er TL manevi tazminatın davalı ... ve ...'den dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı Güvence Hesabı vekili, davanın reddini savunmuştur. Davalı ...; araç alım satımı ile uğraştığını, kaza tarihinde aracın işleteninin kendisi olmadığını öne sürerek, davanın reddini savunmuştur.Davalı ..., davaya cevap vermemiştir.Mahkemece; asıl davada; davacı ... için eşi ... yönünden 66.047,50 TL, oğlu ... yönünden 19.368,83 TL; davacı ... için 15.229,22 TL, ... için 8.111,40 TL, ... için 3.662,75 TL, ... için 1.147,12 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle davalı Güvence Hesabı'ndan tahsiline; davacıların ... yönünden destek zararları bulunmadığından istemlerinin reddine, davacı ...'nin maddi tazminat davasının reddine; Birleşen .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/144 E. sayılı davasında ise; davacı ... için eşi ... yönünden 15.000 TL, oğlu ... yönünden 10.000 TL; diğer davacıların her biri için anneleri ... yönünden 10.000'er TL, kardeşleri ... yönünden 5.000'er TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalı ... ve ...'den müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı Güvence Hesabı vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.1-Birleştirilen 2012/144 Esas sayılı dava yönünden; dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, manevi tazminatın takdirinde 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 47. maddesindeki (6098 sayılı TBK m. 56) özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davalı ...'ın yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanması gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin olup, kazaya neden olan aracın geçerli bir trafik sigortası bulunmadığı iddiası ile davalıya karşı açılmıştır. Uyuşmazlık, kaza tarihinde geçerli bir trafik sigortası bulunup bulunmadığı noktasındadır. Araç 22.9.2011 - 22.9.2012 tarihleri arasında dava dışı ... nezdinde sigortalı iken sigorta ettiren araç maliki aracını 19.10.2011 tarihinde satmıştır. Kaza 1.11.2011 tarihinde meydana gelmiştir. İşletenin değişmesi hali Karayolları Trafik Kanunu 94. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre sigortalı aracın işleteninin değişmesi halinde, devreden kişi 15 gün içinde sigortacıya durumu bildirmek zorundadır. Sigortacı sigorta sözleşmesini durumun kendisine tebliği tarihinden itibaren onbeş gün içinde feshedebilir. Sigorta fesih tarihinden onbeş gün sonrasına kadar geçerlidir. 95. maddede ise, sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran hallerin zarar görene karşı ileri sürülemeyeceği ancak ödemede bulunan sigortacının, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabileceği düzenlenmiştir. Buna göre, sigorta sözleşmesinin kaza tarihinde feshedildiği ya da münfesih olduğu iddiası zarar gören 3. kişiye karşı ileri sürülemez. Yasanın emredici hükmü karşısında, fesih bildirim ve fesih için Genel Şartlarda düzenlenen hükümler ancak sigortacı ile akidi arasındaki ilişkiyi düzenlemeye yönelik olup, zarar gören kişi karşısında trafik sigortacısının sözleşmenin feshedildiği iddiası ile zarardan sorumluluğunu kaldıracağı sonucunu doğurmaz. O halde, mahkemece davalı Güvence Hesabı aleyhine açılan davanın reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.3-Bozma neden ve şekline göre davalı Güvence Hesabının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, birleştirilen 2012/144 Esas sayılı davada; davalı ...'ın yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalı ...'dan alınmasına; 2011/912 Esas sayılı asıl dosya yönünden; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı Güvence Hesabı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı Güvence Hesabı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, aşağıda dökümü yazılı 3.439,00 TL kalan harcın temyiz eden davalı ...'dan alınmasına peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı Güvence Hesabı'na geri verilmesine, 10/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.