Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 4050 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 17147 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ : Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki rücu davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacı vekili, müvekkil şirkete sağlık sigortalı dava dışı ...'in içinde yolcu olarak bulunduğu ... plakalı aracın karıştığı kazada sigortalı ...'in ayak bileğinin kırıldığını, ... hastanesinde ameliyat olduğunu, 06.07.2011 tarihinde adı geçen özel hastahaneye sigortalının tedavi gideri olarak 5.825,90 TL ödediklerini, sigortalının içinde bulunduğu aracın %100 kusurlu olduğunu iddia ederek, ödenen bedelin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ...., ödenen bedelden SGK'nın sorumlu olduğunu, 6111 sayılı yasa ile zorunlu mali mesuliyet sigorta şirketlerinin sorumluluklarının ortadan kalktığını ileri süererk davanın reddini savunmuştur. Davalı ..., kaza yapan aracın davalı sigorta şirketine ZMSS ve kasko sigortası ile sigortalı olduğunu, sigorta şirketinden bu bedeli isteyebilecekken kendilerine karşı dava açılmasının yersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı SGK vekili, sorumluluğun davalı sigorta şirketine ait olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı ..., davaya cevap vermemiştir.Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dava, sağlık sigorta poliçesinden kaynaklanan rücu davasıdır. 6111 sayılı Yasa, 25.02.2011 tarihinde yürülüğe girmiş olup somut olayda dava 29.09.2011 tarihinde açılmıştır.Davanın, 6111 sayılı yasanın yürürlüğe girmesinden sonra açıldığının anlaşılmasına göre, davalı zorunlu mali mesuliyet sigorta şirketine husumet düşmeyeceği ortadadır. Hal böyle olunca, davalı .... yönünden davanın pasif husumet yokluğundan usulden reddine karar vermek gerekirken farklı gerekçe ile esastan reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. 2-6111 sayılı yasa, özel hastahanelerde yapılan tedavi giderleri ile ilgili olarak zorunlu mali mesuliyet sigorta şirketleri ile SGK arasındaki sorumluluk durumunu düzenlemiş olup bununla birlikte söz konusu yasal düzenleme haksız fiil sorumluları (işleten ve sürücü gibi) yönünden her hangi bir aykırı düzenleme getirmemiş olduğundan bu kişiler yönünden tedavi giderlerine ilişkin sorumluluk devam edecektir.Bu nedenle somut olayda işleten ... ve sürücü ...'nin sorumluluğu her halükarda devam ettiğinden iş bu davalılar yönünden yazılı olduğu şekilde davanın reddine karar verilmesi de doğru bulunmamıştır. 3-2918 sayılı yasanın 98. maddesinde değişiklik yapan 6111 sayılı Yasanın 59. maddesinde, “Trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın "Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı", Yasanın geçici 1. maddesi ile de "Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, söz konusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59. maddesine göre belirlenen tutarın %20'sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği" öngörülmüştür. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 91. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-1. maddesinde, sigortacı poliçede belirtilen aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği, düzenlenmiştir. Karayolları Trafik Kanuna göre, zorunlu mali sorumluluk sigortası yaptırmak zorunludur. Sigorta poliçesinde belirtilen, motorlu aracın işletilmesinden kaynaklanan kaza nedeniyle sigorta şirketi zarar görenlerin tedavisi için ödenen giderleri zorunlu olarak teminat altına alır. Sigorta şirketinin yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. Bu nedenlerle, davalı SGK, 6111 sayılı yasaya göre talep edilen tedavi gideri bakımından sorumlu olduğu halde, yazılı şekilde iş bu davalı yönünden de davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozma nedeni yapılmıştır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin vekalet ücreti konusundaki temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 10/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.