Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3799 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 25144 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Tüketici MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili, davalı sigorta şirketine kasko sigorta poliçesi ile teminat altına alınan müvekkiline ait aracın karıştığı trafik kazasında hasanlandığını belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 10.077,20.-TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 04.05.2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsilini, ayrıca tespit gideri olarak 686,80.-TL giderin tahsilini talep etmiştir.Mahkemece hukuki işlemin 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 1. maddesinde düzenlenen Kanun'un kapsamında kaldığının kabul edilebilmesi için Yasa'nın amacı içerisinde tanımı yapılan taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerektiği, davacının aracında trafik kazasından kaynaklanan hasar bedelini kasko sigortacısı olan davalıdan talep ettiği, talebin bizatihi sigorta poliçesinden bir başka deyişle mal veya hizmet satımından kaynaklanmadığı, bu bakımdan uyuşmazlığın 6502 sayılı TKHK kapsamında olmadığı, genel mahkemelerin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik nedeni ile davanın usulden reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.28.11.2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun”un (TKHK) 2. maddesinde Kanun'un kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanun'un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır. 6502 sayılı TKHK'nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalada tükecici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanun'un 83. maddesinde de taraflardan birinin tükecinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanun'un görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir. 6502 sayılı TKHK'nın “Geçiş Hükümleri” başlıklı geçici maddenin 1. fıkrası ise “bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış olan davalar açıldıkları mahkemelerde görülmeye devam eder” hükmünü içermektedir. Davacı ile davalı sigorta şirketi arasında kurulan kasko sigorta poliçesine ilişkin sözleşme 6502 sayılı TKHK'nın 3. maddesi anlamında bir tüketici işlemi olup görevli mahkeme bu anlamda Tüketici Mahkemesi olması bakımından mahkemece tarafların iddia ve savunmalarına göre davanın esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken Ticaret Mahkemesi'nin görevli olduğu gerekçesi ile davanın görevsizlik nedeni ile usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmen BOZULMASINA, 03.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.