MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın yetkisizlik nedeniyle reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin eşi ...'ın, davalının zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu sevk ve idaresindeki aracın karıştığı trafik kazasında hayatını kaybettiğini, kazanın oluşumunda desteğin %100 kusurlu olduğunun tespit edildiğini, ancak müvekkilinin zarar gören 3. kişi konumunda olup eşinin ölümü nedeniyle desteğinden yoksun kaldığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, müvekkili şirketin genel müdürlük adresinin İstanbul ili, Beyoğlu ilçesi sınırları içerisinde bulunduğundan yetkili mahkemenin ... Mahkemeleri olduğunu belirterek yetkisizlik itirazında bulunmuş ve davanın reddini istemiştir.Mahkemece, yapılan değerlendirme sonucunda, yetkili mahkemenin ... Mahkemeleri olduğu gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliğine, dosyanın yetkili ... Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.6100 sayılı HMK.'nun genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesinin 1. fıkrasına göre; "Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir." Yine aynı Yasa'nın 16. maddesinde ise, "Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir." hükmü yer almaktadır. Diğer taraftan 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 110. maddesi ile ZMSS Genel Şartlarının C.7. Maddesinde ise "Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir." ifadesine yer verilmiştir. Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer. Somut olayda, kaza ...'de meydana gelmiş ise de; davacı vekilinin davayı, sigorta şirketinin bir acenteden daha yetkili organı olan Orta Anadolu Bölge Müdürlüğü'nün bulunduğu ... ilinde açtığı gözetilerek mahkemece, (HGK'nun 30.4.2013 gün ve 2013/17-2099 esas, 2014/572 karar sayılı ilamı uyarınca) yetki itirazının reddi ile işin esasına girilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 03.03.2015 gününde Üye ... ve Üye ...'ın karşı oyu ve oybirliğiyle karar verildi.