Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 371 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 6209 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :.........Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacılar vekili, davalının zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın sebep olduğu kazada müvekkillerinin desteği ........ ve........'ın öldüğünü açıklayıp ıslah ile artırılan toplam 182.267,00 TL maddi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, müterafik kusur sebebi ile tazminattan indirim yapılması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 6.278,18 TL'nin 100,00 TL'si dava tarihinden, 6.178,18 TL'si ıslah tarihinden, davacı ........ve çocukları için toplam 156.000,00 TL'nin 29.900,00 TL'si dava tarihinden, kalan miktarın ise ıslah tarihinden itibaren tahsiline, cenaze gideri talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin ve davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.Davacı vekilince davalıya zorunlu mali sorumluluk sigortalı aracın tek taraflı kazasında müvekkillerinin desteklerinin öldüğünü açıklayıp maddi tazminat isteminde bulunmuş, davalı vekili tarafından murislerin emniyet kemeri takmadığı müterafik kusuru olduğu iddiasında bulunmuştur. Dosya kapsamında bulunan olay yeri inceleme tutanağında uçurumdan dereye yuvarlanan araçta sürücü muris.....'ın araçtan 7 metre mesafede kaya parçası üzerinde bulunduğu, muris.......'ın ise araç altında su içinde kaldığı belirtilmiştir. Mahkmece murislerin emniyet kemerlerinin takılı olup olmadığı, takılı değil ise bu durumun ölüme etkili olup olmadığı araştırılarak, murislerin müterafik kusurunun tespiti halinde BK.nun 44.maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması hususunun tartışılmaması doğru görülmemiştir.3-2918 sayılı KTK.’nun 99/1. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.2.b. maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortacının tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir. Sigortacıya başvurulmadan dava açılması veya icra takibi başlatılması halinde ise bu tarihlerde temerrüt gerçekleşir.Somut olayda uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmakta olup davalının dava tarihinden önce temerrüde düşürüldüğü iddia edilmediğinden davalı, dava tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla, zarar gören, gerek kısmi davaya, gerekse sonradan açtığı ek davaya veya ıslaha konu ettiği kısma ilişkin olarak dava tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir. O halde, davalı yönünden faiz başlangıcının asıl ve ıslah edilen kısım yönünden dava tarihi olarak kabulü gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin ve davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin, 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 14.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.