Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3465 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 21658 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat-itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:Davacı vekili, davalı ...ne ait aracın, diğer davalı polis memuru yönetiminde iken sebebiyet verdiği kazada müvekkiline ait aracın hasarlandığını, 17.760 TL tutarında hasar olduğunu, davalıların zararı ödememesi üzerine davalılar hakkında icra takibi yapıldığını, davalıların itirazı üzerine takibin durduğunu, davalı sürücünün olayda %100 kusurlu olduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve inkar tazminatına verilmesini talep etmiştir.Davalı ..., kusuru, hasar miktarını, kaza tutanağını kabul etmediğini, davacının kusurlu olduğunu, davacıya ZMSS şirketinden 5.750 TL ödeme yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Davalı ... vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, kusur ve gerçek zararın belirlenmediğini, inkar tazminatının şartlarının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davalı ... hakkındaki davanın husumet nedeniyle, davalı ... hakkındaki davanın yargı yolu uyuşmazlığı nedeniyle usulden reddine verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. 2918 sayııl KTK'nun 85.maddesine göre "Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut birşeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur." Aynı Kanunun 110.maddesi hüküm gereğince "işleteni veya sahibi Devlet ve diğer kamu kuruluşları olan araçların sebebiylet verdiği zararlara ilişkin olanları dahil, bu Kanundan doğan sorumluluk davaları adli yargıda görülür" TBK'nun 49.maddesinde "kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür" hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda, davalı ... yönetimindeki ... İlçe ... adına trafikte kayıtlı araç ile davacı adına kayıtlı ve yönetimindeki aracı arasında trafik kazası meydana gelmiş; davacı taraf, aracında meydana gelen hasarın tazmini istemiyle ... İlçe ...ne izafeten davalı ... ile bu aracın sürücüsü ... aleyhinde işbu davayı açmıştır.Davalı ... aracın işleteni ... İlçe ...ne izafeten davalı konumunda olup, sürücü ...'da haksız fiil faili durumundadır. Olayda hizmet kusuru bulunmamaktadır. Aracın işleteni, kusursuz sorumluluk ilkelerine göre karşı araçta oluşan zarardan, sürücünün kusuru oranında sorumludur. Araç sürücüsü de haksız fiil hükümlerine göre kusuru oranında zarardan sorumlu olacaktır.Bu durumda mahkemece, işin esasına girilerek sonucuna göre bir verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle sürücü hakkındaki davanın husumet, ... hakkındaki davanın yargı yolu nedeniyle reddine verilmesi doğru değildir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı ... vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ...'ya geri verilmesine 26.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.