Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 332 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 23939 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili, müvekkiline İMSS ile sigortalı, davalı şirkete ait aracın karıştığı kazada 3.kişiye ait aracın hasarlandığını, zarar gören aracın kasko şirketine ZMSS poliçesi limiti üzerinde kalan 6.500 TL hasar bedelinin ödendiğini, davalı aracının ehliyetsiz sürücü yönetiminde iken kaza yaptığını, bu halin teminat kapsamında bulunmadığını, ihtara rağmen davalının zararı ödemediğini, davalı hakkında ...İcra Müdürlüğü'nün 2012/4311 sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, müvekkilinin turizm acentası olup araç kiralama ve taşımacılık faaliyeti yaptığını, kazaya karışan aracın adi kiralama sözleşmesi ile dava dışı 3.kişilere kiralandığını, kira süresinin 14.8.2009 ila 25.8.2009 tarihlerini kapsadığını, kazanın 21.8.2009 tarihinde, kira sözleşmesinin tarafı olmayan ... zilyetliğinde gerçekleştiğini, aracın bu şahsa teslim edilmediğini, müvekkilinin ağır ihmal ve kusurunun bulunmadığını, ayrıca davacının müvekkilinin faaliyet alanını bildiği halde aracı özel otomobil olarak sigorta yaptığını, poliçede aracın kiralık kullanılmasının teminat dışında bırakıldığını bu durumda 3.aracın zararını ödememesi gerektiğini, rücu şartlarının bulunmadığını, sigortalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunun tartışmasız bulunduğunu belirterek davanın reddini ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini savunmuştur.Mahkemece, davanın kabulü ile davalının ...İcra Müdürlüğü'nün 2012/4311 sayılı dosyasına vaki itirazının iptaline, takibin devamına, 1.300 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, 2918 Sayılı KTK'nun 95/2.maddesi uyarınca, sigorta sözleşmesinden veya sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerinden doğan nedenlerle sigortacının tazminat yükümlülüğünün azaltılması ve kaldırılmasına ilişkin haller sigortacı tarafından 3.kişilere karşı ileri sürülemeyeceğinden, sigortacının zarar görene ödeme yaptıktan sonra tazminatın kaldırılması yada indirilmesini sağlayabileceği oranda kendi sigorta ettirenine rücu edebilmesine, somut olayda, sigorta konusu aracın ehliyetnamesiz kimse tarafından kullanılması sırasında riziko gerçekleştiğinden, KTK 95 ve poliçe genel şartlarının 4/c maddesi hükmü uyarınca sigortacının ödediği tazminat bakımından, kusur oranında davalı sigorta ettirene rücu etmesinin mümkün bulunmasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Dava, İMSS sözleşmesine ve sigortalı aracın ehliyetsiz sürücü kullanımında iken rizikonun meydana gelmesine dayanılarak, sigortalı aleyhine itirazın iptali şeklinde açılan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Davacı, davalıya ait aracın İMSS şirketidir. 15.000 TL İMSS poliçe limiti bulunmaktadır. İMSS şirketi, 3.kişi aracında meydana gelen zararın ZMSS limiti üstünde kalan kısmından azami poliçe limitine kadar sorumludur. Somut olayda, davalı taraf aracı 21.8.2009 tarihinde, ehliyetsiz sürücü yönetiminde iken şeride tecavüz sonucu karşı yönden gelen 3.kişiye ait 2006 model ...otomobile çarparak hasarlanmasına sebebiyet vermiştir. Dava dışı sürücü olayda %100 kusurludur. Zarar gören araçla ilgili hasar dosyası getirilmemiştir. Ancak davacı taraf olay tarihinde ZMSS limiti olan 15.000 TL'nın üzerinde kalan 6.500 TL'sını zarar gören aracın kasko şirketine 13.4.2010 tarihinde ödemiş ve davalı sigortalı aleyhinde 6.500 TL asıl alacağın ferileriyle birlikte tahsili için 3.6.2011 tarihinde icra takibi yapmıştır.Davalının itirazı üzerine de bu dava açılmıştır.Davalı sigortalı 3.kişiye ait araçta meydana gelen gerçek zarardan sorumludur. Gerçek zarar miktarının konusunda uzman bilirkişi tarafından tespit edilmesi gerekir. Dosyada, zarar gören aracın hasarına ilişkin belge ve bilgi bulunmamaktadır. Kusur yönünden hükme esas alınan bilirkişi kurulu hasar dosyası getirilmediğinden bu konuda inceleme yapamamıştır. Mahkemece hasar incelemesi yapılmadan talebe göre davanın kabulüne karar verilmiştir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.Bu durumda mahkemece, öncelikle davacı sigorta şirketi ile zarar gören aracın dava dışı kasko sigorta şirketi nezdinde düzenlenen hasar dosyalarının bulundukları yerden bütünüyle getirilmesi, daha sonra önceki bilirkişi kurulundan 3.kişiye ait araçta meydana gelen gerçek zarar miktarının tespit edilmesi, bulunacak meblağdan olay tarihindeki ZMSS poliçe limitinin mahsubu ile davalı sigortalının sorumlu olacağı tazminatın belirlenmesi hususlarında ek rapor alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu gibi hüküm kurulması doğru görülmemiştir.Kabule göre de; alacak miktarı likit (belirli, muayyen) olmayıp, gerçek zarar miktarının tespiti yargılama yapılmasını gerektirdiğinden, şartları bulunmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde davalı aleyhine icra inkar tazminatın karar verilmesi de doğru değildir.SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı taraf lehine BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 15.1.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.