MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... . vekili, davalı ... vekili ve davalı .... temsilcisi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi ...'in sevk ve idaresindeki motosikletle, davalı ... tarafından yapılan yol genişletme çalışmaları sonrasında taşıt yolunun ortasında kalan davalı ...'a ait elektrik direğine 02.12.2004 tarihinde çarparak vefat ettiğini, ...’ın elektrik direklerinin kaldırılması işini davalı ....’ne ihale etmiş olduğu, davalı ...’in de bu şirkette şantiye şefi olarak çalıştığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı eş ... için 16.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 1.500,00 TL manevi tazminatın, davacı 5 çocuk için ayrı ayrı 500,00 TL manevi tazminatın 05.12.2004 vefat tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesiyle davacı eş için maddi tazminat talebini 18.218,80 TL’ye yükseltmiştir. Davalı ... vekili, elektrik direklerinin kaldırılması işinin müvekkili tarafından ihale edildiği yüklenicinin 27.09.2004 tarihinde çalışmalara başladığını, müvekkili kurumun kusuru bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.Davalı ... vekili, kazada müteveffanın da kusuru bulunduğunu, müvekkilinin yol içerisinde kalan direklerin kaldırılması için ...’a uyarı yazıları gönderdiğini, kaldı ki bu işin ...’ın görevi olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.Davalı .... yetkili müdürü, işin başlama tarihinin 24.09.2004 olup 300 günlük taahhüt süresi bitmeden kazanın meydana geldiğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.Davalı ..., davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna dayanılarak, müteveffa sürücü ...’nin % 60, davalı ...’nın %15, davalı ...’ın %10, davalı ...’nin %15 oranında kusurlu olduğu, davalı ...’in kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle davalı ... hakkındaki davanın reddine, davacı ... için 18.218,80 TL maddi, 1.500,00 TL manevi tazminatın, davacı 5 çocuk için 500,00 TL manevi tazminatın 05.12.2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte diğer davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ... . vekili, davalı ... vekili ve davalı .... temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. 1)Dava, trafik kazasında vefat nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminatı istemine ilişkindir.Belediyeler kamu tüzel kişileri olup, görmekle yükümlü bulundukları kamu hizmetleri sırasında verdikleri iddia olunan zararlardan dolayı sorumlulukları özel hukuk hükümlerine tabi değildir. Kamu tüzel kişilerinin, yasalar tarafından kendilerine verilen görev ve yetkileri kullanırken oluşan zararlar niteliği itibariyle hizmet kusurundan kaynaklanmakta olup, bu zararların tazmini amacıyla anılan idarelere karşı hizmet kusurlarına dayanılarak İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanun’un 2. maddesi hükmü uyarınca, idari yargı yerinde tam yargı davası ikame edilmesi gerekmektedir.Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece re’sen her aşamada dikkate alınabilir.Somut olayda, davalı ... aleyhine hizmet kusuruna dayanılarak dava açıldığından, mahkemece, bu davalı yönünden adli yargının yargı yolu bakımından görevsiz bulunması nedeniyle, dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.Bozma neden ve şekline göre, davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.2)Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillere, özellikle, oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına ve manevi tazminatın takdirinde B.K.nun 47.maddesindeki (6098 sayılı TBK m. 56) özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davalı ... . vekili ve davalı .... temsilcisinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) açıklanan nedenlerle davalı ... hakkındaki hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... . vekili ve davalı .... temsilcisinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün bu davalılara ilişkin kısmının ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 757,77 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar .... ve .... 'nden alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...'na geri verilmesine 23.2.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.