MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R-Davacı vekili, davalının işleteni olduğu aracın sola dönüş kurallarına uymaması nedeniyle meydana gelen kazada davacıya ait otobüsün hasar gördüğünü, davalı sürücüsünün kazada asli kusurlu bulunduğunu, davacı aracındaki hasarın .... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2013/4 D.İş sayılı dosyasında alınan raporla 54.361,14 TL. olarak saptandığını, otobüs olarak işletilen davacı aracının 01.10.2012-28.02.2013 tarihleri arası çalıştırılamaması nedeniyle davacının 65.900,00 TL. kazanç kaybına uğradığını, bu bedellerin tahsili için ... İcra Müdürlüğü'nün 2013/2048 Esas sayılı dosyasında başlattıkları takibe davalının kısmi itirazda bulunduğunu, davalının haksız itirazının iptali ile % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir.Davalı vekili, kaza yapan araçlarının trafik sigortasını sehven yaptırmadıklarını, poliçe limiti olan 22.500,00 TL'lik miktar için davacı zararından sorumlu olduklarını ve bu miktarı icra dosyasına ödediklerini, tespitteki raporu kabul etmediklerini, bedellerin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulüne, 47.670,86 TL. hasar bedeli, 566,10 TL. tespit masrafı, 245,00 TL. tespit vekalet ücreti, 8.730,40 TL. kazanç kaybı olmak üzere toplam 57.212,36 TL'lik kısma ilişkin borçlu itirazının iptaline, davalı borçlunun yaptığı 22.500,00 TL'lik ödemenin icra müdürlüğü tarafından tahsilde dikkate alınmasına, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, oluşa ve dosya kapsamına uygun kusur bilirkişi raporu ile tazminata ilişkin bilirkişi raporunun hükme esas alınmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine vermek gerekmiştir.2-Dava, trafik kazası nedeniyle oluşan araç hasar bedeli ile aracın kullanılamamasından kaynaklanan kazanç kaybının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.Davacı taraf, araç hasar bedeli, kazanç kaybı ve tespit masraflarının tahsili için başlattığı icra takibine davalının kısmi itirazda bulunması üzerine, davalının itiraz etmediği 22.500,00 TL'lik kısmın takipteki miktardan tenkisinden sonra hesap edilen 99.251,30 TL. dava değeri üzerinden itirazın iptali isteminde bulunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda toplam 57.212,36 TL'lik alacak kesimi için davanın kabulü ile davalının itirazının iptaline verilmiş olup davalı lehine reddolunan alacak miktarı 42.038,94 TL'dir. Davada kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine 2.344,67 TL. vekalet ücretine hükmolunduğu görülmektedir. tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT'nin 13/1. Maddesinde "Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir" düzenlemesine; 13/2 maddesinde ise "Ancak hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez" düzenlemesine yer verilmiştir.Somut olayda, davalı taraf davada kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddolunan 42.038,94 TL'lik kısmı üzerinden ve anılan tarife hükmü gereği vekalet ücretine hükmolunması gerekirken eksik vekalet ücretine hükmolunması doğru olmayıp bozma sebebi ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK'nun geçici 3/II. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına vermek gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazları ile davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının son bendindeki "2.344,67 TL." ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine "4.924,28 TL." ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 563,80 TL fazla alınan temyiz peşin harcın temyiz eden davacıya geri verilmesine 14/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.