Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 3039 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 16019 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalı ... vekili ve davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacılar vekili; davalıların işleten ve sürücüsü olduğu aracın sebep olduğu kazada desteğin öldüğünü açıklayıp 25.000,00'er TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekilleri, müvekkillerinin kusur bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, toplanan delillere göre davacı eş için 20.000,00 TL, diğer davacı çocuklar için 10.000,00'er TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili, davalı .... vekili ve davalı ... vekilince temyiz edilmiştir.1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 16. maddesi gereğince zarar görenin yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olmasına göre, davalı .... vekili ve davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Dava, trafik kazası nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkindir.Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, B.K.’nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K'nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatın çok az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. Kabule göre de; Mahkemece reddedilen davada vekille temsil edilen tüm davalılar için ayrı ayrı vekalet ücreti verilmiştir. Davanın aynı hukuki sebeple reddedilmesi halinde davalılar yararına tek vekalet ücreti verilmesi gerekirken ayrı ayrı vekalet ücreti takdiri de doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı .... vekili ve davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 1.707,50 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına 19/02/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.