Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2968 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 16994 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacılar vekili, müvekkillerinin desteği ...'un davalıya trafik sigortalı araçta yolcu olarak bulunduğu sırada meydana gelen kazada vefat ettiğini belirterek destekten yoksun kalma nedeni ile fazlaya dair haklarını saklı tutarak eş için 3.000,00.-TL, çocukları ..., ... ve ... için ayrı ayrı 2.000,00.-TL, ... için 1.000,00.-TL olmak üzere toplam 10.000,00.-TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsilini talep etmiş, talebini ıslah dilekçesi ile arttırmıştır. Davalı ... vekili, davacılara yapılan ödeme ile sorumluluklarının kalmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalıya trafik sigortalı araç sürücüsünün % 100 kusurlu olduğu ve hatır taşıması nedeni ile % 10 oranında indirim yapılması gerektiği kabul edilerek davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davacı çocuklar ..., ... ve ...'nın destek zarırının ... ve sigorta şirketi ödemeleri ile karşılanmış olması nedeni ile taleplerinin reddine, davacı eş ... için 15.953,16.-TL, ... için 2.502,24.-TL olmak üzere toplam 18.455,40.-TL maddi tazminatın temerrüt rarihi olan 03.11.2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava davacılar desteğinin ölümü nedeni ile Borçlar Kanunu'nun 45. maddesi (6098 sayılı TBK m. 53) gereğince destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. 1086 sayılı HUMK'nın 83. maddesi (6100 sayılı HMK m. 176) uyarınca, ıslah, taraflardan birinin yapmış olduğu bir usul işlemini tamamen veya kısmen düzeltilmesidir. Islahın amacı, yargılama süresinde, şekli ve süreye aykırılık sebebi ile ortaya çıkacak maddi hak kayıplarını ortadan kaldırmaktır. Ancak, açık bir irade beyanı ile terk edilen haklar maddi gerçeğin şekle feda edilmesi gibi bir sonuç doğurmadığı için, ıslah konusu olamaz. Bununla birlikte talep miktarı ıslah ile arttırılabilecektir. Somut olayda davacı vekili dava dilekçesiyle eş ... için 3.000,00.-TL, ... için 1.000,00.-TL maddi tazminat talep etmiş, yargılama aşamasında davacıların destek zaranının belirlenmesi için alınan bilirkişi raporunda, davacı eş için 24.392,40.-TL, ... için 2.780,27.-TL zararının olduğu belirlenmiştir. Dosyaya ekli 09.04.2013 tarihli ıslah dilekçesinden davacılar vekilinin eş ve ... için dava dilekçesinde talep edilen tutarları bilirkişi raporunda belirlenen tutarlara arttırdığı anlaşılmaktadır. Bu bakımdan mahkemece adı geçen davacılar yönünden belirlenen destek zararından hatır taşıması indirimi yapılması sonucu ortaya çıkan destek zararına hükmedilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 19.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.