Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2909 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 14582 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :........Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili, 22/10/2014 tarihinde müvekkiline ait araca davalı aracının geri manevrası sırasında çarparak tam kusurlu şekilde hasar verdiğini, müvekkilinin aracının hasarsız şekli ile değerinin 70.000 TL olduğunu belirterek kaza sebebiyle oluşan değer kaybından dolayı 13.000 TL nin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle birlikte davalından tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, davacının aracında meydana gelen hasarın değer kaybı oluşturacak bir zarar olmadığını, değer kaybı olduğu varsayılsa dahi talep edilen miktarın fahiş olduğunu, davacının iddia ettiği gibi davaya konu aracın hasarsız şekli ile değerinin 70.000 TL olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 6.000 TL nin 22.10.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2-Dava trafik kazasından kaynaklanan değer kaybı nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.Hükme esas alınan bilirkişi raporunda araçtaki değer kaybının tespiti, Dairemizce değer kaybının belirlenmesi hususunda esas alınan, aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş 2.el piyasa değeri ile kazadan sonra onarılmış haldeki 2.el piyasa değeri arasındaki fark kriterine uyulmaksızın aracın markası, modeli, kilometresi, hasar onarımının sanayi şartlarında yapılmış olması durumuna göre genel bir niteleme yapılarak sağlanmıştır. Değer kaybı konusunda genel bir değerlendirme ile değer kaybının tespit olunduğu bilirkişi raporuna dayalı olarak hüküm kurulamaz. Bu durumda mahkemece aracın modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, davacı tarafın iddiaları, davalının savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybının yeniden hesaplanması konusunda ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli şekilde rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde eksik inceleme ile hükme elverişli olmayan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,............ 08.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.