Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2857 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 10943 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :.......Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:- K A R A R -Davacı vekili, harca esas değeri 5000 TL göstererek, 16/01/2013 tarihinde davalıların sürücüsü ve maliki olduğu aracın müvekkiline ait araca çarpması sonucu araçta en az 14.000 TL değer kaybı olduğunu, aracın 20 gün kullanılamadığını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla HMK 107. maddesine göre belirlenecek değer kaybı ve araç yoksunluk giderinin kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş, talep artırım dilekçesiyle talebini fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla değer kaybı bakımından 7.420 TL, araç yoksunluk gideri bakımından 450 TL olarak toplam 7.870 TL'ye yükseltmiştir. Davalı ... vekili, davacının aracında değer kaybının oluşmadığını, oluşsa bile zorunlu trafik sigortasından ödenmesi gerektiğini, araç yoksunluğuna ilişkin dosyaya herhangi bir fatura ibraz edilmediğini beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının davasının kısmen kabulü ile; 7.520,00 TL'nin kaza tarihi olan 16/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.Davalı ... vekili hükme esas alınan bilirkişi raporuna itirazında davacıya ait aracın sıfır olarak satın alınırken engelli araç statüsünde bir kısım vergiler ödenmeden vergili sıfır değerinin çok altında bir fiyata satın alındığını, bu nedenle aracın 2. el değerinin bu husus göz önünde bulundurularak hesaplanmasını istemiş, bilirkişi tarafından düzenlenen ek raporda dosya içerisinde aracın alış fiyatıyla ilgili bir belgeye rastlanmadığından bahisle itiraz değerlendirilmemiş, mahkemece de bu hususta hiçbir araştırma yapılmadan karar verilmiştir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Bu durumda mahkemece davacının maliki olduğu aracın ruhsatının okunaklı sureti dosya içerisine alınarak, aracın engelli araç statüsünde olup olmadığı ilgili yerlerden araştırılarak, engelli araç statüsünde ise davalı ... vekilinin bilirkişi raporuna itirazları doğrultusunda delilleri toplanarak aynı bilirkişiden değer kaybı konusunda ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.3-Değer kaybı, aracın trafik kazası sonucu hasarlanıp, onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki farka ilişkin olup, araçtaki değer kaybı belirlenirken, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gördüğü kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihinden önceki 2. el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonra ikinci el satış değerinin tespiti ve arasındaki fark göz önüne alınmaktadır.Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi raporunda araçtaki değer kaybı denetime olanak vermeyecek şekilde belirlenmiştir. Bilirkişi raporu hüküm vermeye yeterli değildir.Bu durumda mahkemece, aynı bilirkişiden, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gören kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihindeki hasarsız 2. el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonra ikinci el satış değerinin tespit edilmesinden sonra aradaki farkın hesaplanarak değer kaybı miktarının bulunması hususunda ayrıntılı, denetime elverişli ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine,(2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün davalı ... yönünden BOZULMASINA, 07.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.