Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2818 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 15464 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)Taraflar arasındaki itirazın iptali davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R-Davacı vekili, davalı aracı ile kasko poliçesiyle sigortaladıkları aracın karıştığı kazada oluşan 4.500,00 TL. hasar bedelini sigortalılarına ödediklerini, davalı aracının kaza tarihini kapsayan trafik sigortasının olmadığını, ödedikleri bedelin rücuen tahsili için ... İcra Müdürlüğü'nün 2013/9741 Esas sayılı dosyasında yaptıkları takibe davalının itiraz ettiğini, davalının itirazının iptali ile % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir.Davalı vekili, davacı tarafın dayandığı kaza tespit tutanağı altındaki imzanın davalıya ait olmadığını, kaza gün ve saatinde davalının ...'da olduğunu ve aracını kullanmadığını, davacının ödeme yaptığı araç sürücüsünün arkadan çarpma nedeniyle tam kusurlu olduğunu belirterek davanın reddi ile % 20 kötüniyet tazminatın davacıdan tahsilini talep etmiştir.Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile davalının icra dosyasına yaptığı itirazın 1.125,00 TL. asıl alacak ve 57,98 TL. işlemiş faiz yönünden iptaline; reddolunan kısım üzerinden % 20 oranında hesaplanan 675,00 TL. icra inkar tazminatının davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine; kabul olunan kısım üzerinden %20 oranında hesaplanan 225,00 TL'nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, oluşa ve dosya kapsamına uygun olarak düzenlenen kusur bilirkişi raporunun hükme esas alınmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine vermek gerekmiştir.2-Dava, kasko poliçesi gereği sigortalısına hasar bedeli ödeyen sigortacının, rücuen tahsil amacıyla başlattığı icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı taraf, dava dışı sigortalısının aracında meydana gelen hasar bedelini poliçe gereği ödedikten sonra, dava konusu kazada kusurlu olduğunu iddia ettiği davalıya karşı, haksız fiil hükümlerine göre rücuen tahsil amacıyla icra takibi başlatmış; itiraz üzerine duran icra takibine devam edebilmek için de itirazın iptali için dava açmıştır.Davacının rücu hakkının doğumu için gereken şartların oluşup oluşmadığı, rücu şartları oluşmuş ise davacının talep edebileceği tazminatın miktarı ancak yargılama yapılarak ve bilirkişi incelemesi ile saptanabileceğinden, davanın dayanağını oluşturan icra takibinin başlatılmasında davacının kötüniyetli olduğunun kabulü mümkün değildir. Bu durum karşısında, davacı tarafın takip yapmada kötüniyetli olduğunun kabulü ile davalı yararına kötüniyet tazminatına hükmolunması doğru değil bozma sebebi ise de; bu husustaki yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 Sayılı HMK'nun geçici 3. maddesi delaletiyle mülga 1086 sayılı HUMK'nun 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına vermek gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz talebinin kabulü ile hüküm fıkrasının 3. bendinde yazılı "Reddedilen asıl alacak miktarı yönünden % 20 oranında hesaplanan 675,00 TL. icra inkar tazminatının davacı yandan alınarak davalı yana verilmesine, ibarelerinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine "Alacak likit (muayyen, belirli) olmayıp alacak miktarının tespiti yargılama yapılmasını gerektirdiğinden, davalının şartları bulunmayan kötüniyet tazminatı talebinin reddine" ibarelerinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 07/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.