Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2772 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 23057 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:Hükmüne uyulan bozma ilamında, davalı ...’un borçluya havale ettiği 52.000 TL’nin ve taşınmaz üzerinde bulunan ipoteğin, adı geçen davalının satın aldığı taşınmaz için tapuda ödenen bedele eklenmesi halinde bedel farkının oluşmadığı nazara alınarak başka iptal nedenleri olup olmadığı yönünde araştırma yapılması ve davalı ... açısından da eşi tarafından çekilen kredi ile taşınmaz üzerinde bulunan ipoteğin de satış bedeline eklenmesi sonucu bedel farkının oluşmadığı ancak davalı tanıklarının beyanlarında, iptale konu 51 nolu taşınmazın karşısında bulunan bir dükkanda davalı ...’in ticari faaliyette bulunduğu belirtilmiş olduğundan, iptal nedenlerinin İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinden düzenlendiği ancak bu maddelerde iptal edilebilecek bütün tasarruflar sınırlı olarak sayılmadığı, Kanun’un, iptale tabi bazı tasarruflar için genel bir tanımlama yaparak hangi tasarrufların iptale tabi olduğu hususunun tayinini hakimin takdirine bıraktığı (İİK.md.281), açıklanan nedenle de davacı tarafından İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerden birine dayanılmış olsa dahi mahkemenin bununla bağlı olmayıp diğer maddelerden birine göre de iptal kararı verebileceği (Y.H.G.K.25.11.1987 Tarih, 1987/15-380 Esas ve 1987/872 Karar sayılı ilamı) gözetilerek davalı ...’in iptale konu edilen taşınmaza ne kadar mesafede ve kiminle faaliyet gösterdiği, oraya ne zaman taşındığı ve dava edilen taşınmazın borçlu tarafından alacaklılarından mal kaçırmak ya da alacaklılarını ızrar kastı ile satıldığını bilebilecek kişilerden olup olmadığı (İİK. 280/I) üzerinde durulması gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda takip konusu borcun ödenmiş olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Davacı vekilinin davalı ...’a yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde, Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davalı ...’a yapılan satışta bedel farkı bulunmadığı gibi adı geçen davalı ile borçlu arasında akrabalık, arkadaşlık, ticari ilişki gibi borçlunun mal kaçırma kastını 3. kişinin bildiği ya da bilebilecek durumda olduğunu gösterir bir yakınlığın da ispat edilememesine ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekilinin davalı ...’a yönelik temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davacı vekilinin davalı ...’e yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde, Davalı ...’in, dava konusu taşınmazın bulunduğu sokakta ve bu dükkanın karşısında yıllardır ticari faaliyette bulunduğu, davaya konu dükkanın uzun süre satılık olarak kaldığı, davalı ...’in taşınmaz ile ilgili olarak daha önce de satın alma amaçlı olarak borçlu ile konuştuğu ve aynı zamanda borçlunun borcundan dolayı taşınmaza hacze de gidilmiş olmasından dolayı borçlunun mal kaçırma kastını 3. kişi Kadir’in bildiği ya da bilebilecek durumda olduğunun kabulü ile davanın bu davalı açısından kabulü yerine yazılı gerekçeyle reddi doğru değildir. 3-Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde, Tasarrufun iptali davalarında tarifeye göre hesaplanacak karar ve ilam harcının ve vekalet ücretinin takip konusu alacak miktarı ile tasarruf konusu malın tasarruf tarihindeki değerlerinden hangisi az ise o değer üzerinden belirlenmesi gerektiği gibi iptali istenen taşınmazlardaki 3. kişiler farklı olduğundan her bir tasarruf açısından da yargılama giderlerinin ayrı ayrı belirlenerek hüküm altına alınması yerine yazılı olduğu gibi karar verilmesi de doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin, davalı ...’a yönelik temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin ve (3) numaralı bentte de davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...'a geri verilmesine, 16/02/2015 tarihinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.